SON DAKİKA

Savunma Sanayii Müsteşarı Demir AA Finans Masası’na konuk oldu: (2)

30 Mayıs 2017, Salı - 10:36
ANKARA (AA) - Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir, Rusya ile çeşitli sistemlerle ilgili görüşmeler ve çalışmaların devam ettiğini belirterek, "S-400 de bunun bir parçası. Aslolan, bence kamuoyunun takip etmesi gereken milli sistemimizin akıbeti ve süresi." dedi.

Demir, AA Finans Masasına konuk oldu ve gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Rusya’dan S-400 hava savunma sisteminin temini konusunda son durumun ne olduğunun sorulması üzerine Demir, projenin devam ettiğini söyledi.


Bu konuda milli girişime devam ettiklerini ancak bunun belli bir süre alacağını ifade eden Demir, bu sırada da çeşitli iş birliklerine açık olduklarını belirtti. Demir, "İş birliğine açığız dediğimiz konularla ilgili olarak görüşmelerimiz çeşitli şirketlerle devam ediyor, bu kesilmedi. Bu aşamada S-400 meselesi gündeme geldi. Kamuoyu S-400 meselesine aşırı kilitlendi diye düşünüyorum ama hava savunma bizim milli projemiz. Çeşitli sistemlerle ilgili görüşmelerimiz, ortak çalışma taleplerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor. S-400 de bunun bir parçası. Burada da somut neticeler çıktığı zaman biz konuşmak isteriz. Şu anda somut neticeleri bekleyin derim. Aslolan, bence kamuoyunun takip etmesi gereken milli sistemimizin akıbeti ve süresi. Biz buna konsantre olduk ama diğer tercihleri de sürekli değerlendiriyoruz." diye konuştu.


Demir, hava savunma sistemlerinin milli imkanlarla yapılabileceğini dile getirerek, şöyle devam etti:

"Bunun süresi önemli. İş birliği niçin dikkat çeken bir konu? Süreyi kısaltma açısından. Hava savunma katmanlı bir olay. İki tane projemiz devam ediyor. Burada oluşturulan bilgi ve birikim, uzun menzilli hava füze savunma sistemlerinin anahtarını teşkil edecek. Aslında bu katmanlı sistemle çalışma devam ediyor. HİSAR sistemleri bunun bir alt yapısını teşkil ediyor. Ürün de katman katman, kademe kademe gelişerek gidecek. Dünyada da hava savunma sistemi dediğinizde tek bir üründen bahsetmiyorsunuz. Bizimkini bir yolculuk olarak görün. Bu yolculukta birinci, ikinci ve üçüncü aşamaları bitirmeye yakınız. Dördüncü aşamadan konuşuyoruz. Dördüncü aşama iş birliğiyle daha hızlı olur. İşin maddi boyutunda da masraf paylaşımı olacağı için daha hızlı olur."

- "Denizcilik sektörünün kabiliyeti uçak gemisi yapmaya yeterli"

Envanterdeki ürünlerle ilgili bilgi veren Demir, yeni projelere ilişkin de açıklamalarda bulundu.

Demir, ATAK helikopterlerinin 21’incisinin hizmete girdiğini, ilkiyle sonuncusu arasında önemli farklar bulunduğunu belirterek, gelişim sürecinin devam ettiğini söyledi.

Geliştirilmekte olan ürünlerin kendi içinde bir olgunlaşma safhası bulunduğuna işaret eden Demir, öncelikle ürünlerin niteliklerinin artırılmasının önemli olduğunu ifade etti.

ATAK Helikopteri, MİLGEM, HÜRKUŞ, insansız hava araçlarının kabiliyetlerinin artırılması, silah sistemlerinin çeşitlendirilmesi ve alandaki etkinliklerinin artırılmasının birinci öncelikleri olduğunu anlatan Demir, Milli Muharip Uçak Projesi’nin de devam ettiğini söyledi.

Demir, çeşitli akıllı ve robotik sistemlerin sahada olmasını öngördüklerini dile getirerek, bu kapsamda radar ve elektronik harp cihazlarının çok önemli olduğunu belirtti.

Deniz sistemlerinde yeni projelerinin olacağını bildiren Demir, kendilerine uçak gemisine ilişkin bir talep olmadığını ifade etti.

Demir, denizcilik sektörünün mevcut kabiliyetinin bir uçak gemisi yapmaya yeterli olduğuna işaret ederek, "Yeni tip denizaltı projemiz devam ediyor. Milli denizaltı tasarımı planlarımız var. Uçak sistemlerinin daha da değiştirilerek bir jet eğitim uçağı, HÜRKUŞ’un daha ileri versiyonları gündemimizde devam edecek şeyler. Bu anlamda proje çok. Projelerin önemli bir kısmında yine hava ve füze sistemleri, inşallah gelecekte kendi uydumuzu da kendi sistemlerimizle uzaya göndermeyi düşünüyoruz." şeklinde konuştu.

- "Anahtar kelime, minimum bağımlılık veya tamamen bağımsızlık"

İsmail Demir, söz konusu projelerde üretimde yerlilik oranıyla ilgili soru üzerine de şunları kaydetti:

"Yerlilik oranında ’hedef yüzde 100’ diyeceğiz ama dünyanın gerçeklerini de unutmamak gerekiyor. Yüzde 100’ü zorlayarak maliyetleri de artırmanın bir anlamı yok. Burada teknolojik kritiklik bizim için önemli. Teknolojik açıdan bizi dışarıya bağlayacak, sıkıştığımızda almamızın zor olacağı çok önemli malzemeler, ürünler ve teknolojilerin mutlaka yerli olması gerekiyor. Mesela Türkiye’de şu anda çok geniş ölçüde çip üreten bir tesisimiz yok. Çipte yabancı bağımlılığınız var. Şimdi bu bağımlılık sizi nereye kadar götürür, bunun analizini yaparak en azından kritik çiplerin üretileceği bir tesisin olması konusunu gündeme alabilirsiniz. Yerliliğin alt kırılımlarına baktığınızda bu oran düşebilir ama oranın sayı olarak düşmesi ve yükselmesinden çok biz teknolojik kritiklik açısından konuyu değerlendiriyoruz. Hedefimiz yüzde 100 olsa da yüzde 100’ün gerçekleşmesi durumunda da maliyet etkin olmayacağını biliyoruz ama anahtar kelime burada minimum bağımlılık veya tamamen bağımsızlık."

(Sürecek)

Kaynak: Anadolu Ajansı
Konya Namaz Vakitleri
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Diğer Haberler