SON DAKİKA

Suriye'deki tutuklu kadın ve çocukların serbest bırakılması çağrısı

20 Şubat 2019, Çarşamba - 12:10
İSTANBUL (AA) - İnsan Hakları ve Adalet Hareketi (İHAK) Başkan Yardımcısı Gülden Sönmez, "Suriyeli mahpus kadın ve çocukların hiçbir pazarlık konusu yapılmadan koşulsuz bir şekilde serbest bırakılmasını istiyoruz. Başta Birleşmiş Milletler ve İslam İşbirliği Teşkilatı olmak üzere tüm uluslararası mekanizmaları, Türkiye, Rusya ve İran başta olmak üzere gücü ve inisiyatifi olan tüm devlet liderlerini bu konuda çaba sarf etmeye davet ediyoruz." dedi.

Vicdan Hareketi, Suriye hapishanelerindeki kadın ve çocukların özgürlüklerine kavuşmaları için 105 ülkeden aktivist ve aydının desteği, Türkiye ve dünyadan yaklaşık 2 bin STK'nın katkısıyla Haliç Kongre Merkezi'nde, "Suriye'deki Kadın ve Çocuk Mahpuslar Pazarlıksız, Koşulsuz Derhal Serbest Bırakılsın" başlıklı basın açıklaması yaptı.

Arapça, İngilizce ve Türkçe olarak hazırlanan basın açıklamasını İHAK Başkan Yardımcısı Gülden Sönmez okudu.

Sönmez, dini ve ahlaki metinlerde savaş koşullarında insani ve hukuki kurallara uyulması gerektiğini vurguladı.

- "13 bin 500'ün üzerinde kadın hapsedilmiş"

İki dünya savaşından milyonlarca insanın öldüğü ve sayısız savaş suçu işlendiğini hatırlatan Sönmez, şöyle konuştu:

"Bir daha asla bu acılar yaşanmasın diye neredeyse yeryüzündeki her evden, her sokaktan, her camiden, her kiliseden, her sinagogdan dualar göğe yükseldi. Birleşmiş Milletler kuruldu, nice uluslararası anlaşmalar ve insan hakları belgeleri imzalandı. Ama ne savaşlar bitti ne de çekilen acılar.

Yeryüzünün gördüğü bir başka acımasız savaş da Mart 2011'de Suriye'de başladı. 2011 yılından beri devam eden savaş, 450 binden fazla insanın hayatını kaybettiği, daha fazlasının kayıp ve yaralı olduğu, 11 milyon insanın iç ve dış göçe maruz kaldığı bir savaştır. On binlerce insan hapishanelere ve aynı amaçla kullanılan hangarlara, okullara, depolara doldurularak sınırları zorlayan zulümlere maruz kalmışlar ve hala kalmaktadırlar. Maalesef bu savaşta sivillerin korunması mümkün olmamış, kadın ve çocuklar da hayatını kaybetmiş veya hapsedilmiştir. Çok sayıda kurumun doğrulamasına göre bugüne kadar 13 bin 500'ün üzerinde kadın hapsedilmiş ve 7 binin üzerinde kadın hala bu hapishanelerde tutulmaktadır. 13 bin kadından bazı kardeşlerimiz, özgürlüğüne kavuşmuş ve bugün burada bu salondalar. Suriye rejimi kadınlara tecavüzü bir silah olarak kullandı, kullanmaya devam ediyor. Hapishane gibi kullanılan boş fabrika, hangar ve benzeri binalarda tutulanların sayısı ise bilinmiyor. Bazı kadınlar hamileyken alındı ve tutuldukları yerlerde doğum yaptı, bazı kadınlar evlerinden çocuklarıyla birlikte alınarak hapsedildi."

Bu yaşananların dünyanın dört bir yanında vicdan sahibi insanları derinden üzdüğünü ve isyan ettirdiğini belirten Sönmez, "Bu vicdanların isyanı olarak 8 Mart 2018 günü Suriye sınırında gerçekleşen ve 55 ülkeden 10 binden fazla kadının Suriye sınırında buluştuğu Vicdan Konvoyu, bugün Vicdan Hareketi olarak yoluna devam etmektedir. Dünyanın 110 ülkesinden bir araya gelmiş 2 binin üzerinde NGO (hükümet dışı kuruluşlar) ve binlerce kişiyle Vicdan Hareketi, şimdilik ve öncelikle Suriye savaşı sırasında tutulan kadın ve çocukların serbest bırakılması için sonrasında ve genelde de tüm savaşlarda savaş suçlarını önlemek ve sivillerin korunması için çalışmak üzere oluşmuş uluslararası bir inisiyatiftir." ifadelerini kullandı.

- İslam İşbirliği Teşkilatı ve BM'ye çağrı

Cenevre Sözleşmelerindeki savaş koşullarında sivil halkın zarar görmemesi ve insan hakları ihlallerinin önlenmesi düzenlemelerini hatırlatan Gülden Sönmez, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Hepimiz biliyoruz ki barış tüm insanlar için en hayırlı olandır. Ama savaş kadar kolay olmuyor barışı inşa etmek. Yine de savaşın da bir hukuku olsun, vahşileşmenin önüne geçilsin istiyoruz. Çünkü insanız ve insana yakışanı yapmak istiyoruz. Savaşın bir hukuku bir ahlakı olmalı diyoruz. Bunun için dünyanın dört bir yanından bir araya geldik.

Vicdan Hareketi olarak biz; Suriyeli mahpus kadın ve çocukların hiçbir pazarlık konusu yapılmadan koşulsuz bir şekilde serbest bırakılmasını istiyoruz. Tüm insanlığı, savaşlarda kadın ve çocukların korunması için etkili tedbirler almaya davet ediyoruz. Başta Birleşmiş Milletler ve İslam İşbirliği Teşkilatı olmak üzere tüm uluslararası mekanizmaları, Türkiye, Rusya ve İran başta olmak üzere gücü ve inisiyatifi olan tüm devlet liderlerini bu konuda çaba sarf etmeye davet ediyoruz. Dünyanın dört bir yanındaki tüm vicdanları bugünden itibaren ses yükseltmeye ve son Suriyeli kadın ve çocuk özgür oluncaya dek çaba sarf etmeye davet ediyoruz."

Basın açıklamasına Azerbaycanlı Sanatçı Azerin, Güney Afrika'nın ırkçı rejime karşı savaşan lideri Nelson Mandela'nın torunu Nkosi Mandela, Srebrenitsa Anneleri, İngiltere Parlamentosunun İlk Müslüman Milletvekili Hon Baroness Pola Manzila Uddin, Ekvador Milletvekili Ana Belen Marin Aguirre ve Ukraynalı Milletvekili Olga Bogomolets da katıldı.

Öte yandan Vicdan Hareketi'ne bağlı her katılımcı kendi ülkesinde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne kadar kampanya, konferans ve sosyal medya gibi etkinliklerle farkındalığı arttırmaya çalışacak.

Kaynak: Anadolu Ajansı
Konya Namaz Vakitleri
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Diğer Haberler