FETÖ’nün ’Mahrem imamlar’ davasında yargılanan tutuklu sanık Mustafa Deniz, “Bu darbeyi FETÖ’nün yaptığını düşünüyorum. Dini duygularımla bilmeden bu örgüte katıldım, çok pişmanım.“ dedi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın "mahrem" nitelikli sözde emniyet teşkilatı yapılanmasında yönetici olduğu iddiasıyla yargılanan tutuklu sanık Mustafa Deniz, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istedi.
İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada görülen duruşmada, Mahkeme Başkanı Mustafa Çakar, tutuklu sanık Mustafa Deniz’in hakimlik ve emniyet ifadelerini okudu.
"Polislerle imamlık yaptım"
Tutuklu sanık Deniz’in daha önce verdiği ve mahkemede okunan ifadede, polislere imamlık yaptığını kabul ettiği belirtilerek, beyanları şöyle devam etti:
"Ömer isimli bir abi, beni bazı sohbet gruplarıyla tanıştırdı. Sohbete katılanların polis olduklarını öğrendim, onlara Kur’an dersi veriyordum. Sohbet için evli olan bazı polis arkadaşların evine de gidiyordum. Uzun bir süre polislerin imamlığını yaptım. Bu sohbetlerde de Kur’an okur ve Fetullah Gülen’e ait videolar izler, kitaplar okurduk."
"WhatsApp güvensiz, ByLock kullanacağız"
Beyanlarını mahkemede doğrulayan sanık Deniz’in şu ifadeleri de tutanaklara geçirildi:
"Telefonuma ByLock’u, Yusuf Şimşek yükledi ve artık iletişimi bu program üzerinden sağlayacağımızı söyledi. Ben de kendisine neden WhatsApp’dan yazışmadığımızı sorduğumda, güvensiz olduğunu ve takip edilebileceklerini söyledi. Telefonuma bütün programları Yusuf Şimşek yükledi. ByLock’un verimli çalışmadığını ve artık kullanmaktan vazgeçildiğini de söylemişti. İlerleyen zamanlarda Eagle programını kullandık. Benimle beraber Halil Kara isimli şahıs da bu programı kullanıyordu. Halil, ben ve Yusuf Şimşek bu programlar üzerinden mesajlaşıyorduk."
Himmet, Kurban ve Bank Asya
Duruşmada, 2014’teki darbe teşebbüsüne kadar bu şahıslarla görüşmeye devam ettiği vurgulanan Deniz’in, kamuoyunda 17 ve 25 Aralık darbe girişimi olarak bilinen olaylardan sonra Fetullah Gülen’e ait kitap ve CD’leri sakladıkları bilgisi paylaşıldı.
Ayrıca sanık Deniz’in, örgüt içinde sürekli "Bize zulüm ediliyor", "Üzerimize geliyorlar" denildiğini, Yusuf Şimşek’in Bank Asya’yla ilgili haberler çıktığı zaman bankayı kurtarmak için kendisinden para yatırmasını istediği ve "Polislerden himmet ve kurban da toplanılsın" dediği bilgilerine yer verildi.
"Haber geldi, 3 aya çıkıyoruz" söylentileri
Tutuklu sanık Deniz’in şu ifadeleri de duruşmada okundu:
"Cezaevine girdiğimde bana etrafta konuşmamamı, istihbarat toplanıldığını ve konuşursam benim için kötü şeyler olacağını söylüyorlardı. O yüzden birbirini tanımayan kişilerin yanında cemaat gibi konular konuşulmazdı. Herkes çok yakında cezaevinden çıkacağına inandırılmıştı. Cezaevine girenler bunu bir imtihan olarak görüyordu. Sürekli ’Haber geldi 3 aya çıkacağız.’ diye söylentiler çıkıyordu. Güya Peygamber Efendimizin, Fetullah Gülen’in rüyalarına geldiğini, mesajlar verdiğini, Said Nursi’nin cezaevine girdiği yılları anlatıyorlardı. 15 Temmuz darbe girişiminin tiyatro olduğu söylentileri sürekli dillendiriliyor. Ben özgür ve bağımsız şekilde düşündüğümde bu darbeyi FETÖ’nün yaptığına inanıyorum. Dini duygularla bilmeden bu örgüte katıldım, çok pişmanım. Bütün bildiklerimi doğru şekilde anlattım. Vatanımı seviyorum. Etkin pişmanlık yasasından faydalanmak istiyorum."
Mahkeme Başkanı Çakar, etkin pişmanlık yasasından faydalanmak isteyen tutuklu sanık Deniz’i duruşma salonunda jandarma kontrolünde ayrı bir yere aldı.
