Erdoğan: Müslümanlar zekatı verecek olsa İslam ülkelerinde fakir kalmaz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen İslam İşbirliği Üst Düzey Kamu ve Özel Sektör Yatırım Konferansı’nda konuştu.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Müslümanlar olarak 1,7 milyar gibi muazzam bir beşeri kaynağa sahibiz. Nüfus yayında doğal kaynakları ve stratejik konumuyla da İslam ülkeleri büyük bir potansiyel barındırıyor. Bugün dünya petrol üretiminin yüzde 65’i, doğalgazın yüzde 55’i İslam ülkelerindedir. İslam ülkelerinin küresel ekonomideki payı yüzde 10’u bile bulmuyor. Milli gelir ve gelişmişlik seviyesi açısından ülkelerimiz arasında çok ciddi uçurumlar olduğunu görüyoruz. En zenginle en yoksul arasındaki fark 200 katı aşıyor. Müslümanlar kendi aralarında zekat müessesesini de çalıştırmıyor. Müslümanlar zekatı verecek olsa İslam ülkelerinde fakir kalmaz. Dünya nüfusundaki payı yüzde 7’nin altında olan Avrupa’nın payı yüzde 22’den fazladır. ABD tek başına dünya ekonominin yüzde 24’ünü oluşturuyor. Ortda çok büyük bir dengesizliğin olduğu açıktır. Bu tablo samimi bir özeleştiri yapmamız gerektiğine işaret ediyor. Bir dost olarak acı söylüyorum ama gerçeği söylüyorum. 

Kendi sorunlarımız için başkalarını suçlamak yerine kendi muhasebemizi yapabilmeliyiz. Hiçbir komplekse kapılmadan sorunlarımızı açık yüreklilikle konuşabilmeliyiz. İslam ülkeleri arasındaki karşılıklı ticaeret ve yatırım imkanlarının artırılması ile tıkanıklıkların aşılması için gayret sarfettik.

İstanbul Tahkim Merkezi’nin kuruluş prosedürünü tamamladık. İnşallah bu sene içerisinde Tahkim Merkezi’ni faaliyete geçireceğiz. 

Türkiye son 17 yılda ekonomi ve doğrudan yatırımlar bakımından büyük bir başarı hikayesi yazmıştır. Ekonomiyi hedef alan sabotaj girişimlerine rağmen istikrarlı bir şekilde yolumuza devam ettik. En çok turist çeken altıncı ülke konumuna geldik. Bu yıl 50 milyonu aşkın turisti misafir etmeyi bekliyoruz. Bankacılık sektörümüz gücünü koruyor. Bugün 126 ülkeye sefer düzenleyen THY dünyanın en çok yerine uçan havayoludur. Ciddi iş gücüne sahibiz. Türkiye satın alma gücü paritesine göre dünyanın 13. en büyük ekonimisi. Makro göstergeler ve temelleri son derece güçlü ve sağlamdır. En fazla dış yatırım alan ülkeler sıralamasında dört basamak yükseldik. Sağlam kamu maliyesi ve küresel krizlere karşı dirençli yapısıyla ülkemiz benzer şartlardaki devletlerden pozitif ölçüde ayrışıyor. Yatırım ofisimiz gereken her türlü kolaylığı sunuyor. Ne yatırımcıların ne de ticaret erbabının suni engellerle boğuşmasına rıza gösteremeyiz. 

İslam ülkelerinin ekonomik büyümesi ve refah seviyelerinin artırılması için maddi şartlar son derece elverişlidir. Kaçan fırsatları yakalamak bir daha mümkün olmayabilir. Bunun için güçlerimizi birleştirmemiz önemlidir. Türkiye olarak hedeflerimize ulaşmak için elimizdeki imkanları sizlerle paylaşmaya hazırız. Tüm imkanlarımızla yanınızdayız. Bu konferansı yeni faaliyet alanlarında tüm dünyaya örnek teşkil edecek projelerin önünü açacak bir başlangıç olarak ifade etmek istiyorum.

26 Kasım’da kardeş Arnavutluk’ta 6,4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. 500 konut yapmak üzere talimat verdim. Şu anda 50 İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülke el ele verdiğimiz anda bu destekle Arnavutluk’u süratle ayağa kaldırırız. Temenniler güzeldir ama bal bal demekle ağız tatlanmıyor. Aslolan balı yemektir. Burada öncelikle İslamik banka en önemli adımı atması lazım. Biz bu adımı attık, yeterli görmüyoruz. Temenni değil, gelip oraya bir tuğla koyacak olan yardımseverler istiyoruz. Arnavutluk halkının yanında olmak bizim için insani bir görevdir. Sizlerden yaraların sarılması için elinizdeki tüm imkanlarla destek olunmasını istirham ediyorum.