Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde yuvalanmış olan FETÖ mensupları, emir komuta zincirinin dışına çıkarak 15 Temmuz 2016 Cuma akşamı saat 21:00 sularında bir askeri darbe girişiminde bulundu.Darbe Ankara ve İstanbul’da eş zamanlı olarak başlatıldı.İstanbul’da Boğaziçi(15 Temmuz Şehitler Köprüsü) ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri,Atatürk Havalimanı ve İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü zapt edildi. Ankara’da ise Milli İstihbarat Teşkilatı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Gölbaşı Polis Özel Harekat Merkezi gibi stratejik kurumlara bombalı saldırılar düzenlendi. Her iki şehirde de darbeciler kaçırdıkları F-16’larla alçak uçuşlar gerçekleştirdi.İstanbul ve Ankara’daki TRT binaları işgal edilerek, kendisini "Yurtta Sulh Konseyi” olarak tanımlayan darbeci çete üyelerinin hazırladığı bildiri zorla okutuldu. Metnin içerisinde sokağa çıkma yasağının yanı sıra tüm özel yayın organlarının bu bildiriyi okuması dikta edildi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Başbakanlık ile birlikte çeşitli Belediye binalarına saldırılarda bulunuldu. Cumhuriyet tarihinde ilk kez Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne darbeci çete tarafından kaçırılan F-16 uçaklarından bomba atıldı.FETÖ terör örgütü lideri Fethulah Gülen’den aldıkları talimatla darbe teşebbüsünde bulunun üniformalı teröristler onlarca tank,zırhlı personel taşıyıcılar sokaklarda terör estirdi. Tanklar kışlalardan çıkmış, ordu içindeki vatan hainleri sokaklara salınmış, köprüler tutulmuş, ülkenin Cumhurbaşkanı için suikastçiler gönderilmiş, binlerce kişilik infaz listeleri hazırlanmış, on binlerce insan için toplama kampları belirlenmişti.Bu millet; aslında tarihin her sahnesinde binlerce badireler atlamış ve hepsine göğüs germişti.Yakın tarihimizde 27 Mayıs 1960 İhtilalini,12 Eylül 1980 Darbesini,Demokrasiden korkanların verdikleri muhtıraları ve 28 Şubat’ları yaşamıştı.Son olarak bu millet 15 Temmuz’da bu ülkeyi tamamen ortadan kaldırmayı kendine hedef yapmış, Türkiye Cumhuriyeti‘nin içte ve dışta bağımsızlığına,huzur ve refahına göz diken hain FETÖ Darbesini yaşadı.Bu milleti hafife alan AHMAKLAR! Ülkesi için ölmeyi tercih eden bu milleti; söz konusu Bayrak olunca, söz konusu Vatanın selameti olunca Malazgirt, Kut’ül Amare,Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale ruhuyla milli dirilişe geçeneğini istiklal ve istikbaline daima sahip çıkarak ve bayrağımızı ilelebet daha da yükseklerde dalgalandıracağını asla hesap edemediler.

15 Temmuz akşamı Sayın Cumhurbaşkanımızın millete, iradesine sahip çıkmak için "Herkesi meydanlara davet ediyorum.” çağrısından sonra;genci,yaşlısı, kadını, erkeği herkes o akşam hangi görüşte olursa olsun dışarı çıktı. Kimi çıplak ellerle tankların önünde durdu,kimi tankın önünde yattı,kimi yareninde helallik istedi bedenini kurşunlara siper etti,kimi abdest alıp Kuran okudu, dualar etti...Kimi devrem Ömer Halisdemir gibi 15 Temmuz darbe girişiminin seyrini değiştirerek,adını Türk milletinin kalbine altın harflerle yazdırdı.Sonunda şehit olacağını bile bile Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı’nın emrine itaat etti. Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı ele geçirmek isteyen darbeci Tuğgeneral Semih Terzi’yi gözünü kırpmadan öldürdü.Böylelikle darbenin engellenmesinde büyük rol oynadı.Kahraman Halisdemir, olay yerinde darbeci askerler tarafından defalarca kurşunlanarak şehit edildi.Halkın sokaklara çıkması bu hain teşebbüsün başarıya ulaşmasını engelledi. 15 Temmuz ülke ve toplum tarihimiz açısından bir milat noktasıdır. Fert, millet, devlet ve medeniyet açısından tarihin önemli bir eşiğinde olduğumuzu göstermektedir. Bu zor zamanda hemen her vatandaş darbe girişimine tepki vermiş ve ortak ideal çerçevesinde halk bir araya gelerek bir destan yazmıştır. 15 Temmuz sadece bugünlerde değil, Türkiye tarihinde demokrasi zaferi olarak yer alacaktır. O gece, yüz yılın mücadelesi birkaç saate sığdırıldı. O gece bütün Türkiye’de; selalarla kendine gelen, ezanla dirilen, dualarla korunan bir millet vardı.Bu milletin ağzı dualı,gözü kara, tarihi şanlı destanlarla doludur.Onun için "Çanakkale Geçilmez "demiş.Onun için Orta Asya’dan kalkıp at sırtında bu güzelim topraklara göç etmişlerdir. Onun için yüzyıllardır İslam Sancaktarlığını yapmaktadır.Bunu ancak yiğit insanlar,kahraman milletin evlatları yapar.Herkes gördü ki, Türk milleti asil kanlarıyla suladığı bu vatan toprağının bir karışını bile hainlere teslim etmez.Ve yine gördüler ki, demokrasiye göz diken kanlı ellerin asla hâkimiyetine girmez bu millet.

Bu uğurda canlarını veren şehitlerimize yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Demokrasi şehitlerimiz, tarihin şerefli sayfalarına adını yazdırarak ölümsüzleştiler.İnşallah bu millet böyle bir tehlikeyi bir daha yaşamaz.Allah bize bir daha 15 Temmuz gibi bir ihanet yaşatmasın.Ama hainler de şunu unutmasın…Millet bu alçaklara her zaman gerekli dersi verecektir.