Bu günlerde yollarda, sokaklardan bol bisiklet süren çocuklarımızı görüyoruz. Neşe içinde Konya Büyükşehir belediyemizin verdiği, daha doğrusu kırkı gün boyunca sabaha namazında camiye giderek kazandıkları bisikletleri sürüyorlar. Ben bu çocuklarımıza gıpta ile bakıyorum ve bunlara kahramanlar-küçük mücahitler diyorum.

Evet, Konya Büyükşehir Belediyemizle Konya Müftülüğümüzün yaptığı protokol gereğince ilçe ve mahalleleri de dahil olmak üzere Konya bölgesinde en az kırk gün camide sabah namazı kılan yavrularımıza en az bin lira değerinde bisiklet hediye edildi. Bu kampanya çocuklarımız ve aileleri arasında büyük bir heyecana yol açtı, ilgi gördü, on binleri aşan çocuğumuz yaz tatilinde iki ay boyunca sabah cemaatine katıldı. Biz buna bisiklet bereketi diyoruz. Bu berekete ve rahmete vesile olan kampanyayı başlatanlardan, destek verenlerden Allah razı olsun.

Bir imam arkadaşım, "sabah namazına devam eden kırk beş öğrencim var, anneleri babalarıyla beraber yüzü buluyor” dedi. Daha önce üç-beş cemaatle namaz kılan hocalarımız bugünlerde kırk- elli kişilik cemaatlerle sabah namazı kılar oldular. Hemen hemen her cami yaz günlerinde bayram etti. Konya toprakları üzerine sabah saatlerinde, meleklerin de hazır olduğu saatlerde adeta nur indi. İnanıyoruz ki, bu manevi füyuzat, Konya’yı ihata etti, he türlü kazadan-beladan, semavi ve arızi afetlerden korudu, evlerimizde berekete, bölgemizde huzur ve saadete vesile oldu.

Evet, çiftçimiz, meyve ve sebze üreticimiz bu bereketi hissetti. Geçen gün Hadim- Bozkır yöremizi ziyaret ettiğimde gördüm ki bu yıl üzüm bağlarında, meyve ağaçlarında ayrı bir ürün bereketi var. Nohut ve ekinler de bereketli. Konya bölgemiz yaz boyunca dolu, sel ve su baskınları gibi afetlere de maruz kalmadı. Kim ne derse desin, ben bu bereketi sabah namazında camilere doluşan masum çocuklara bağlıyorum. Çünkü onların günahı yok, çünkü onlar Kur’an öğrencisi, çünkü onların duası makbul, çünkü onlar bizim melek yüzlülerimiz, vatanımızın, mukaddesatımızın, geleceğimizin sahipleri, bekçileri. Bu kampanyayı başlatanlar da belki bu kadar ilgi olacağını tahmin edemediler. Biliyoruz ki bu millet geçmişte İslam’ın bayraktarlığını yaptı, özü-mayası sağlam, sadece işleyecek ele muhtaç. İçimizdeki iman, küllenmiş köz gibidir, üfleyecek bir nefese ihtiyaç var.

Evet, Konya Müftülüğümüzle Konya Belediyemiz bir taşla birçok kuş vurdular: 1- Yedi yaşından on beş yaşına kadar binlerce çocuğumuzla beraber anne -babaları camilerde sabah namazını cemaatle kılmaya başladılar. Ömründe sabah cemaatine katılmayan nice anne-babalar evladıyla beraber camiye geldiler. İnşallah kırk gün boyunca kazanılan bu alışkanlık bir ömür devam edecek, cemaate devamlılığa dönüşecek.

2-Üç- beş cemaatle sabah namazı kılınan camilerde elli- altmış kişilik sabah cemaatleri oldu, cemaat fakiri camiler şenlendi, sessiz seher vakitlerinde yollar-sokaklar insan doldu. İnanıyoruz ki melekler de onlara eşlik ettiler. Sabah vakitleri, gündüz ve gece meleklerinin devir-teslim saatleridir. O saatlerde uyanık olmak rahmet ve berekete vesiledir.

3-O sabahın temiz ve serin havasını teneffüs eden, sabah yürüyüşleri yapan çocuklar ve büyükleri sağlıklarına sağlık kattılar.

4-Bizim memlekette "bir kişiye kırk gün deli dersen deli olur” derler. Bir davranışa alışma süresi asgari kırk gündür. Kırk gün tekrar edilen bir iş alışkanlığa dönüşür, alışkanlık davranışa dönüşür, davranış karaktere dönüşür, artık insan o işi hep yapmak ister, alıştığını bir daha bırakamaz. İşte bu açıdan en az kırk gün camide sabah namazı kılan bir insan artık sabah vakitlerinde hep uyanır, caminin ayrılmaz bir cemaati olur.

5- Artık imamlarımız da büyük bir sorumluluk yüklendiler. Onların onayladığı her çocuk bir bisiklet kazandı. Dolayısıyla imamların mahallede saygınlığı ve etkinliği arttı, kendilerini mahallenin çocukları daha çok sevdi ve bundan böyle cami kurslarına isteyerek katılacaklar, dini, hocayı, camiyi sevecekler. Umarım imam kardeşlerimiz, yaşlı cemaatimiz toleranslı davranırlar, küçük kusurları görmezlikten gelirler, hoş görürler.

6- Son olarak, bu kampanyayla birlikte insanlar arasında bisiklet sürmek, ulaşımı bisikletle sağlamak yaygınlaşacak ve yollarımızda artan araba trafiğinin yükü azalacak.

Evet, münafıklara, mürailere, samimiyetsizlere en ağır gelen namazdır sabah namazı. O tatlı uykudan uyanıp abdest almak ve sabahın seher vaktinde cami yoluna düşmek her yiğidin harcı değildir. Şeytanın kullara yat diye seslendiği, başlara yorgan örttüğü, uykunun en tatlı olduğu saatlerde uyanık olmak ihlaslı kulların yapabileceği bir davranıştır. Bir rivayete göre de sabah namazları Kur’an’da fazileti zikredilen "orta namaz”dır. Böyle bir güzelliğe vesile olan Müftülüğümüze ve Belediyemiz ne kadar teşekkür etsek azdır. O bisikletlerin alınmasında desteklerini esirgemeyen varlık sahiplerine ne kadar dua etsek azdır. Bu kampanyada her bir Konyalının payı vardır. Belediye de, Müftülük de onlarındır, onların paralarıyla bu bisikletler alınmıştır.

Artık belediyelerimiz taşa- toprağa yatırımın yanı sıra insana da yatırım yapmalı, Konya Belediyesinin yaptığı bu hayır faaliyeti bütün belediyelere örnek olmalıdır. Zaten bütün güzel örnekler hep Konya’mızdan çıkmaktadır. Bu da bizim için şereftir. Konya Belediye Başkanımız Sayın Uğur İbrahim Altay’a ve Konya Müftümüz Sayın Ahmet Poçanoğlu’na özellikle teşekkür ederim. İnşaallah bu kampanya kalıcı olur, her yıl artarak devam eder.