Son yıllarda asgari ücretle çalışanlar dışındakiler emekli olmak istemiyor, çünkü alacağı emekli maaşıyla rahat geçinemeyeceğini düşünüyor. Özellikle memurlar emekli olunca neredeyse maaşı %50 oranında azalıyor. Alacakları ikramiye ile de bir ev alamıyorlar. İşçi emeklileri bu açıdan daha avantajlıdırlar. Hükümetimizin önündeki çalışma yasası, 657 sayılı devlet memurları yasasındaki değişiklik, sözleşmeli sitem bir an önce gündeme gelmeli, çalışanlar ve emeklileri arasındaki adaletsiz ücret sitemi düzeltilmelidir.
      Hükümetimiz seçim öncesi verdiği sözlerin birçoğunu yerine getirdi, birçoğunu da 3-6-12 aylık zaman dilimlerine yayarak takvime bağladı. Asgari ücretlilerin ve muhtarların maaşları 300 lira artarken, SSK ve Bağ-kur emeklilerinin maaşlarına da en az 150 lira artış geldi. Seçimden önce de SSK ve Bağ-kur emeklilerinden 1000 liranın altında maaş alanların maaşları 1000’e ve 1100 liraya tamamlanmıştı, memur emeklilerine de 100 lira seyyanen zam verilmişti.
   Seçim sonu memur emeklilerine ikinci bir seyyanen zam verilmedi, sadece memurlara verilen %7’lik artış memur emeklilerine de yansıtıldı. Dolayısıyla emeklilerimizin hemen hemen hepsine yüz liranın üzerinde zam geldi. Üstelik esnaflığa devam eden emeklilerden kesilen %15’lik prim desteği de kaldırıldı ve çalışan emeklilerin maaşlarına ekstradan yüz elli lira daha eklendi. Sonuç olarak emekliler nispi olarak korunmuş ve yaşam standartları artmış, aldıkları zamdan memnun olmuşlardır.
     Özellikle memur ile memur emeklisinin maaşları arasında makas son yıllarda çok açılmıştır. Çalışan bir memurun maaşı neredeyse emeklisinin iki katıdır. Dolayısıyla memurlar emekli olmak istemiyor. Bir kısım memurlar son yaş sınırına yani 65 yaşına kadar emekliliğini erteliyor. Tecrübenin faydasına inananlardanım ancak elli yaşından sonra iş veriminin düştüğü de bir gerçek. Genç bir memurla yaşlı bir mamurun performansı eşit olamaz. Genç memur teknolojiye daha hakim, bilgisayar kullanımında daha başarılı, yeniliklere ve değişime daha açık, kendini ispatlama ve kariyerini yükseltme peşinde. Yaşlanan memur ise artık çocuklarının yuvasını kurmak, onları okutup iş sahibi yapmak gibi başka telaşelerin altındadır. Dolayısıyla kendi işine yoğunlaşamamaktadır. Yaşlanan memur geleceği son noktaya gelmiştir, artık kendini yenilemek, kariyerini ilerletmek ve daha çok üretmek gibi bir amacı yoktur. 
    Hükümet, yaşlanan memurların en azından elli beş yaşından itibaren emekli olmasını teşvik eden bir politika izlemeli, yeni düzenlemeler yapmalı, emekli maaşlarını ve alacakları ikramiyeleri artırmalı, alınan ikramiye orta ölçekte bir ev alabilmelidir. Neticede okuyan gençlere yeni istihdam sahaları açılmalıdır. Genç işsizlerin oranı yüzde yirminin üzerindedir. Okumuş gençler arasında işsizlik oranını aşağı çekmek için yeni istihdam sahaları açılmalı, kamuda istihdam sahalarının açılması için de verimden düşen memurlar emekli edilmelidir.
   Evet, yeni bir çalışma yasası bekliyoruz. 657 sayılı devlet memurlar yasası değişmeli, sözleşmeli sisteme geçilmeli, maaşlar performansa göre olmalıdır. Hasılı çalışanın hakkını veren, çalışmaya teşvik eden, çalışmayanı cezalandıran, liyakati esas alan bir sisteme geçilmelidir.