Ülkemizin güçlü ve etkili bir ülke olması için milli bir kalkınma modeli benimsemesi gerekir. Küresel finans kapitalin dümen suyunu girerek bölge lideri olunamaz. Üretmeyen bir ülke, ağır sanayi kuramayan bir ülke, kendi tankını, kendi uçağını üretemeyen bir ülke ben dünya gücü olacağım diyemez.

Bugüne kadar bırakın milli sanayi konusunda yeterli adımlar atmayı kendi doğal zenginliğimiz olan kömürlerimizi bile çıkartamadık. Prof.Dr. Necmettin Erbakan ile başlayan milli ekonomi ve milli üretim süreci Cumhurbaşkanımız Erdoğan ile devam ediyor.

Erdoğan faiz düşsün dediği için uluslararası finans kapital karalama kampanyası başlattı. Medya ellerinde, reklam ve piar şirketleri ellerinde Erdoğan’dan bir diktatör çıkartmaya çalışıyorlar. Erdoğan, IMF’yi kovmasaydı kimse Erdoğan’ı suçlamazdı. Bu ülkede milli olmak zordur. Adama bedel ödetirler.

Aynı yoldan giden bir başka isim ise Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak. Albayrak, ülkemizin kalkınmasının milli üretimden geçtiğini, yerli kaynakları kullanmaktan geçtiğini söylüyor.

Berat Bey bakan olunca biraz süre verin demiştim. Sayın Erdoğan’ın damadı olduğu için değil, enerji uzmanı olduğu için bu göreve getirildi demiştim. Babası Sadık Albayrak Bey Milli Görüş’ün önemli isimlerindendir. Milli Gazete’de uzun yıllar başyazarlık yaptı. Böylesine bir aileden yetişen Berat Bey’in ülke için bir fırsat olduğunu belirtmiştik. Haklı çıktık. Bakın Berat Bey ülkemizin madenleri hakkında ne diyor:

Yerli kömürümüz varken ithal kömüre olumlu bakmam. (Yabancı yatırımcı geldi ‘ithal kömürle santral yapmak istiyorum’ derse ne olacak?) Çok teşekkür ederiz, ama öncelik yerli kömür olsun deriz. Yerli kömürüm varsa Türkiye’nin önceliği yerli kömürdür. Birileri ithal kömür, ithal kömür.... Bakanlık olarak yeni dönemde ithal kömüre öncelik olarak olumlu bakmıyoruz.

AK Parti hükümetleri zamanında yeni keşfedilen rezervler var. Geçtiğimiz dönem ithal kömür santralları oldu. Bundan sonraki dönemde önceliğimiz yerli kömür olmak zorunda. 10 yıl önce düşük kaloriye göre teknolojiler daha kısıtlıydı. Maliyet yüksek, verimliliği düşüktü. Son 10 yılda ciddi gelişti. 800 kaloriye kadar kömürü yakacak teknolojiler gelişti. Çin’de bir kez daha gördük bunu. Türkiye’de gündemimizde 5 önemli saha var. Bu sahalarda 1.200 kaloriden başlayan 2.800 kaloriye kadar giden bir portföy var elimizde.”

Evet işte milli görüş budur. İşte milli duruş budur. Berat Bey’in bu adımı ülkemiz adına sevindirici. Sömürge ülkesi olmaktan çıkmak gerekir. Türkiye büyük bir oyun kurucu olacaksa milli üretim yapmalıdır. Bu ülkenin sıradan bir vatandaşı olarak Berat Bey’i kutluyor bu çizgiye devam diyorum.

Ali Koç’u tebrik etmek lazım....

Bizim muhafazakar camiada Koç ailesine karşı bir tepki vardır. Bu tepkiler çoğu zaman da haklıdır. Ancak bu ailenin iyi yönlerini de görmek lazım. Bakın bu ailenin yeni nesil yöneticilerinden Ali Koç, sanayiye ve sanayicilere hükümetin sahip çıkmasının kendilerini sevindirdiğinin altını çizerek ne diyor:

 "Hükümetimiz bizlere Cumhuriyet tarihinin en önemli programlarını, teşviklerini yetiştiriyor. Hiçbir dönemde sanayicilere bu imkanlar sunulmamıştı.”

Gördüğünüz gibi Koç ailesinin bir ferdi de hükümeti övdü. Gerçekleri söyledi. Ali Koç’u takdir etmek lazım. Ali Koç eylemleri ve konuşmaları ile bu milletin değerlerine yabancı olmadığını gösterdi.