SON DAKİKA
Alaettin EKİZER
İslam Dünyası Birlik Olmadan, Darbe Ve Savaşlar Bitmez
24 Temmuz 2016, Pazar
15 Temmuz darbe teşebbüsünün arkasında ABD ve İngiltere var. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. 
Peki ne istiyorlar Türkiye’den?
ABD Dışişleri eski Bakanı Condoleezza Rice, 7 ağustos 2003’te Washington Post’ta "transforming the middle east – Orta-Doğu’yu dönüştürmek.” başlıklı yazısında "Türkiye de dahil Fas’tan Basra Körfezine kadar 22 devletin rejim, sınır ve haritalarının değiştirileceğini” söyledi. İşte 15 yıldır oluk oluk Müslüman kanı akmasına neden olan savaşların kilit cümlesi bu.  İşte "Arap Baharı veya BOP” projesi olarak bilinen bu planın hedefleri:
1-Ortadoğu’yu kontrol ederek kendisine rakip olabilecek muhtemel bir gücün oluşmasını engellemek,
2-Ortadoğu’nun petrol ve doğalgaz kaynaklarına hakim olmak, 
3-İsrail’in emniyetini sağlamak, 
4-Avrupa birliği, Çin ve Japonya’yı Ortadoğu kaynaklarından uzak tutmak,
5-Kurdukları EL-KAİDE, DAİŞ, BOKO-HARAM gibi İslâm kılıflı örgütlere vahşi terör saldırıları yaptırarak 
İslam korkusu oluşturmak, İslam’a yönelişi engellemek, işgal ve müdahalelerine haklı zemin oluşturmak.  
ABD ve İngiltere ismi yaldızlı "Arap Baharı veya BOP” projesini adım adım uyguladı. Irak’ı bitirdiler. Mısır’da darbe yaptılar. Libya’yı hizaya getirdiler.  Suriye’yi harap ettiler. İslam ülkelerini kışa çevirdiler.  
Türkiye, İslam Ülkelerinin rejim, sınır ve haritalarının değiştirilmesinin önündeki en büyük engeldir. 
PKK’yı desteklemelerinin nedeni budur. Her tür belge, bilgi ortada iken "PYD’ terör örgütü değil” demelerinin, hatta gözümüzün içine baka baka PYD’ye uçaktan silah atmalarının, "Esed’e karşı kara gücü olarak kullanıyoruz” bahanesiyle her tür desteği vermelerinin nedeni budur.
Türkiye Kuzey Irak ile petrol anlaşmaları yapmasa, PYD’nin Suriye’de devlet kurmasına göz yumsa, PKK ile amansız bir mücadeleye girişmese haritaları rahatça değiştirmiş olurlar.  
O zaman Türkiye uslu çocuk olur. Darbe yapmalarına da gerek kalmaz. 
Darbe yaptırıyorlarsa, Türkiye  "Arap Baharı veya BOP” un hedeflerine takoz koyuyor demektir.
Darbe yaptırıyorlarsa, Erdoğan 2012’den sonra Neocon’lara "itaatsizlik” yapmış, global sömürü düzenine "çomak sokmuş” "çizgiden çıkmış”, "yerli ve milli” olmuş demektir.  
Tıpkı 1957’den sonra ABD çıkarlarına karşı çıkan Menderes, iktidarının son iki yılında İslam ve Türk dünyasının birliğinden söz eden Özal gibi… 
Onlar’ın sonu ders oldu ki; halk 15 temmuz darbesini önledi. Peki tehlike bitti mi? Kesinlikle hayır! 
ABD ve İngiltere bu kadar büyük savaşlara girişmiş, BOP hedeflerine bu kadar yaklaşmış iken kesinlikle yolundan dönmez. Türkiye’yi kontrolüne alabilmek için fırsat bulduğu anda yumruğunu vuracaktır. 
Düşmanın yumruğunu beklemek yerine, O’na ilk yumruğu indirmek her zaman daha akıllıcadır. 
Artık sahte dost, gerçek düşman Batı’yı, "stratejik ortak, müttefik” söylemlerini bırakma zamanıdır. 
Şu an, tüm Müslüman halklar Türkiye’ye büyük bir sevgi beslemektedirler. 
Bu sevgiyi fırsata dönüştürme, tüm İslam teşkilatlarını aktif hale getirme, "İslam halklarının kıyamına liderlik yapma” dünya sahnesine en aktif biçimde çıkma, kısacası "İslam dünyası ile saf tutma” zamanıdır.
Halk kitleleri önünde hiçbir silah ve teknolojinin duramayacağı gerçeği, halkın 15 Temmuz darbe teşebbüsünü önlemedeki rolü ile bir kez daha kanıtlanmıştır. 
Bekleme zamanı çoktan geçmiştir. Bekledikçe sıranın bize de geleceği akıldan çıkarılmamalıdır…