SON DAKİKA
Şener Mengene
Yeni Güvenlik Stratejileri
22 Ağustos 2016, Pazartesi
Değişen ve gelişen dünyada küresel güçlerin savaş konseptide büyük değişim gösterdi. Artık direk savaşlar yerine, vekâlet savaşları ile daha az maliyetle proxy örgütler üzerinden bu işlev yerine getiriliyor.
Türkiye dünyada üzerinde en fazla hesap kitap yapılan ülke olarak terör saldırılarına maruz kalmaktadır.
Bunun tarihi, dini ve etnik nedenleri yanında, iki önemli değişimin arifesinde olmamızın payı büyüktür.
Dünya ikiyüzelli yılda bir büyük değişimler geçirmekte, her yüz yılda da önemli değişimlere sahne olmaktadır. Bu değişimler her yüz yılın ilk çeyreğinde gerçekleşmektedir. Dünyada yaşanan bilimsel ve teknik gelişmelerle yeni savaş stratejileri ve modelleri gelişmektedir. Özellikle soğuk sonrasında ortaya yeni savaş modelli çıktı. Bunlar proxy örgütler üzerinden yürütülen asimetrik savaş, vekalet savaşı, biyolojik savaş, siber savaş, ekonomik savaş, nükler savaş, kültürel savaş gibi yeni nesil savaş stratejilerini kapsamaktadır.
Gelinen bu nokta devlet olarak, güvenlik kurumlarımızı, birimlerimizi ve güvenlik stratejilerimizi tepeden tırnağa yenileme zorunluluğunu doğurmuştur.
Türkiye olarak terörle mücadeleyi en uzun süredir yürüten ülkelerin başında gelmekteyiz. Bu sürede büyük kayıplar yaşadık ve acı tecrübeler edindik ama yeterli değil, artık daha fazlasını yapmalıyız. Dünyada yaşanan olağanüstü gelişmeler terör ve terörle mücadele algısını değiştirmiş, daha fazla gelişimi ve yenilenmeyi gerekli kılmaktadır.
Bu gelişmeler ışığında cephe kavramı genişlemiş ve bütün ülkeyi kapsayacak boyutlara ulaşmıştır.
Bu nedenle cephe gerisinde de farklı saldırılar yaşanmakta, bunlara karşı koyabilmek için sivil unsurlarında eğitilmesi ve  hazırlanması gerekmektedir.
Özellikle, sofistike terör örgütleri tarafından aynı anda farklı saldırılara maruz kaldığımız bu günlerde yeni güvenlik stratejileri geliştirme durumundayız.
Yedek kuvvet olarak, ABD’de uygulanan ulusal muhafız sistemine benzer bir sistem geliştirilebilir.
Bunun yanısıra, güvenlik ve istihbarat alanında ülkemizin ihtiyaçları ve artan terör saldırıları gözönünde bulundurarak son on yıl içerisinde emekli olan güvenilir devlete ve millete sadakatli pilot, subay-astsubay, istihbaratçı, polis, özel harekat ve özel kuvvet mensupları göreve çağrılmalıdır. Bununla ilgili bir KHK ve yasal düzenlemede yapılabilir.
Terörle mücadele tek merkezden koordine edilmeli, bütün terör örgütlerine ve lider kadrolarına yönelik, özel kuvvetler ve özel harekat birlikleri yurtiçi ve yurtdışı nokta operasyonlara ağırlık vermelidir.
Terörle mücadelede yasal mezvuat gözden geçirilmeli, cezalar caydırıcı hale getirilmelidir. Terör suçuna idam cezası verilmeli, yardım ve yataklık yapanların mal varlıklarına el konulmalı ve vatandaşlıktan çıkartılarak sınırdışı edilmelidir.
Bir diğer önemli konu ise, işlevini kaybeden avrupa birliği bakanlığı kaldırılmalı, yerine ülkemizin en fazla ihtiyacı olan strateji ve istihbarat bakanlığı gibi güvenlik ve istihbarat koordinasyonunu sağlayacak bir bakanlık kurulmalıdır.