Konya 14. Uluslararası Tarım Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı açılışı Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin katılımıyla gerçekleşti. 23-27 Mart tarihleri arasında Konya Ticaret Odası-TÜYAP Konya Uluslararası Fuar Merkezinde gerçekleşecek fuara olan 21 ülkeden bin 200 marka katılıyor.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, "Bakanlık olarak özellikle ürünlerin ticarileşmesi noktasında, tüketicilerle üreticiler arasındaki fiyat farkının açıldığı değil, bilakis tüketicilerin de uygun fiyata mal aldığı, üreticilerin de kendini tatmin ettiği bir fiyatta, pazarda buluşmasını istiyoruz" dedi.
Tüfenkci, TÜYAP Konya Uluslararası Fuar Merkezi’ndeki 14. Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı’nın açılışında, Türkiye ve dünyada yaşanan terör saldırılarıyla insanlığa karşı suç işleyenleri ve terörü kınadığını söyledi.
Terörün yalnızca bir ülkenin sorunu olmadığını, yapılan son saldırılarla da bunun görüldüğünü belirten Tüfenkci, Türkiye’nin teröre karşı net duruşunu sadece son saldırılarda değil her zaman gösterdiğini ifade etti.
Tüfenkci, Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın da üçüncü büyük tarım fuarının açılışına katılmaktan dolayı mutlu olduğunu dile getirdi.
Tarımın dünyada 2,5 milyar insanın geçim kaynağı olduğunu aktaran Tüfenkci, şöyle devam etti:
"Günümüzde tarımsal verimlilik azalmaya başlamıştır. Dünya Bankası verilerine göre temel tahıllardaki yıllık ortalama verim artışı, git gide azalmakta ve artan nüfus hızının gerisinde kalmaktadır. Dünyanın şu andaki nüfus artışına göre, bu yüzyılın sonunda doğması gereken iki milyardan fazla insan olacaktır. Bu nedenle tarım ürünleri her zaman önemlidir. Dünyanın en büyük sanayi üretimi yapan ülkeleri, aynı zamanda tarımda da dünyanın en büyükleridir. Onun için bu fuarı önemsiyoruz."
Her zaman "Ürettiğiniz ürün değil sattığınız ürün sizindir" dediğine işaret eden Tüfenkci, ürünlerin ticari pazarlara arz edilecek şekilde, ticari pazarların istediği şekilde üretilmesi gerektiğini vurguladı.
- Lisanslı depoculuk
Geleneksel yöntemlerin önemli olduğunu ama aynı zamanda teknolojiyi kullanarak dünyanın istediği çapta üretim yaparak, dünya pazarlarının istediği kalitede ürün yaparak pazarlamak gerektiğini vurgulayan Tüfenkci, şunları kaydetti:
"Bakanlık olarak özellikle ürünlerin ticarileşmesi noktasında, tüketicilerle üreticiler arasındaki fiyat farkının açıldığı değil, bilakis tüketicilerin de uygun fiyata mal aldığı, üreticilerin de kendini tatmin ettiği bir fiyatta, pazarda buluşmasını istiyoruz. Bu anlamda da ticaretin düzenlenmesi noktasında Tarım Bakanlığı ile özellikle tarım ürünlerinin ticarileşmesi noktasında çalışıyoruz. Bunu da ilerleyen günlerde paylaşacağız. Önemli gördüğüm bir diğer husus da lisanslı depoculuk. Lisanslı depoculuğun gelişmesi noktasında Tarım Bakanlığımız ile çok yakın işbirliği içerisindeyiz. TMO’ların depolarının lisanslı depoculuğa uygun hale getirilerek lisanslı depoculuğun gelişmesine katkı sunma, aynı zamanda elektronik ürün senetleriyle de çok çeşitli yatırımcıyı bu alana çekme konusunda ciddi çalışmalarımız var. İnşallah Ürün Senedi İhtisas Borsalarını da oluşturduğumuzda bunu tam anlamıyla işler hale getireceğiz."
Çiftçi, ticaret erbabı ve sanayicinin birbirleriyle ayrıştığı değil bütünleştiği ve yardım ettiği anlayışla hareket etmek gerektiğini anlatan Tüfenkci, "Hep birlikte ortak akıl olarak hareket etmek zorundayız. Biz süt ve et üretimini artırırken aynı zamanda tüketiciyi düşünmeliyiz. Tarımda sanayileşirken aynı zamanda çiftçimizi, tarlalarımızda üretirken sanayicimizi düşünmemiz lazım. Onun için birlikte hareket edersek daha çok şeyleri hep birlikte başaracağız. Yeter ki; biz istikrarı, güvenliği koruyalım, bir olalım diri olalım" ifadelerini kullandı.
- "İki kat daha fazla tahıl üretimi gerçekleşmeli"
Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları Birliği Başkanı Şenol Önal da BM tarafından yapılan değerlendirmeye göre; tarım endüstrisinin yoksulluğu azaltmaya yönelik etkisinin, diğer endüstrilere göre 2-3 kat daha fazla olduğunun tespit edildiğini söyledi.
Tarımsal verim ve gıda üretiminin artırılmasının, geçen yüzyıldan itibaren büyük gelişme gösteren ekonomilerde kritik rol oynadığına değinen Önal, "Petrol, doğalgaz gibi yer altı zenginliğimizin olmadığı ülkede yaşıyoruz. Dolayısıyla ekonomik büyümeyi sürekli kılmak için tarım ve sanayi olarak iki önemli sektör vardır. 2050 yılında dünya nüfusunun 10 milyar olacağı tahmin edilirken, hem artan nüfus, hem de zenginleşen orta sınıf nedeniyle gıda ihtiyacının iki katına çıkacağı tahmin edilmektedir. Bu durumda 2050 yılına kadar dünya nüfusunun artan gıda talebini karşılamak için iki kat daha fazla tahıl üretiminin gerçekleşmesi gerekmektedir" diye konuştu.
- "Bu sektöre en fazla maliyet getiren yapısal sorunları daha hızlı çözmeliyiz"
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar ise çiftçiyi bilgiyle tanıştırmadıkça, yapılan gayretlerin kalite, rekabet ve verimlilik olarak dönme şansı olmadığını, bu sebeple çiftçinin eğitimine çok önem verdiklerini vurguladı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile araştırma enstitülerinde kadın ve genç çiftçilere eğitimler verildiğini anlatan Bayraktar, "Önümüzdeki yıllarda tarım sektöründe üretim yapabilmemiz için buna ihtiyacımız var. Bakanımızla da gidip üreticilerimize sertifikalarını dağıtıyoruz. Çalışmalarımız devam edecek. Bu noktada almamız gereken tedbirler var. Özellikle bu sektöre en fazla maliyet getiren yapısal sorunları daha hızlı çözmeliyiz" ifadelerini kullandı.
TÜYAP Anadolu Fuarları Genel Müdürü İlhan Ersözlü ise fuarın 7 ayrı salonda toplam 86 bin metrekare alana kurulduğunu, fuara 60 ülke, 81 ilden 350 binin üzerinde ziyaretçi beklediklerini aktardı.
