Cumhurbaşkanı Gül, "İsrail Gazze’ye hava saldırılarını durdurmalı, kara harekatı yapmaya kesinlikle tevessül etmemelidir. 2012’de ilan edilen ateşkes koşullarına dönülmelidir" dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "İsrail Gazze’ye hava saldırılarını durdurmalı, kara harekatı yapmaya kesinlikle tevessül etmemelidir. 2012’de ilan edilen ateşkes koşullarına dönülmelidir" çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanlığının internet sitesinde Gül'ün dünyada son haftalarda tırmanışa geçen şiddet olaylarıyla ilgili açıklamalarına yer verildi.
Gazze'deki son İsrail hava saldırılarının yarattığı büyük insani acı ve trajedinin de gösterdiği gibi ne yazık ki son haftalarda dünyada şiddet sarmalının hızlı bir tırmanışa geçtiğini vurgulayan Gül, Irak'tan Yemen'e, Suriye'den Libya'ya, Filistin'den Afganistan'a, Ukrayna'dan Somali'ye şiddet, terör ve silahlı çatışmaların dünyada barış ve istikrara ciddi bir tehdit teşkil ettiğini bildirdi.
Gül, bu tırmanışın telafi edilemeyecek insani trajedilere yol açtığına işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:
"Bunlar insanlığa ve çağımıza hiçbir şekilde yakışmamaktadır. Çatışmalar, birbirini etkileme, başka bölgelere sıçrama ve yayılma riski de taşımaktadır. Dolayısıyla, bütün tarafları sorumlu davranmaya ve çatışmaları derhal durdurmaya davet ediyorum. Bütün tarafları diplomasiyi, diyaloğu ve siyasi mekanizmaları gecikmeden ve samimiyetle harekete geçirmeye çağırıyorum. Aksi takdirde bu gidişten herkes zarar görecektir. Böyle bir gidişin kazananı olmayacaktır. Olayların sonucu olan insani yaraların sarılmasına derhal eğilinmesine mağdurların ihtiyaçlarının giderilmesine de acil ihtiyaç vardır."
"Rehineler derhal serbest bırakılmalı"
Musul Başkonsolosluğuna yapılan baskına değinen Gül, alıkonulan rehinelerin derhal serbest bırakılması beklentisi içerisinde olduklarını bildirdi.
Gül, açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu çatışmaların mağduru bütün halklar bizim tarihi, kültürel ve insani bağlarımız olan halklardır. Bunların arasında ayrıca soydaşımız olan Türkmen asıllı Irak ve Suriye vatandaşları ve Kırım Tatarları da geniş çatışmalardan en büyük sıkıntıyı çekmektedirler.
Bu mübarek ramazan ayına yakışmayacak biçimde, siyasi çekişmelerin kışkırttığı şiddet ve çatışmalara kurban giden, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu masum insanlara Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Rehinelerimize ve ailelerine sabır diliyorum."
"Siyasi olarak neler yapılabilir"
"İsrail Gazze'ye hava saldırılarını durdurmalı, kara harekatı yapmaya kesinlikle tevessül etmemelidir" ifadesine yer veren Gül, 2012'de ilan edilen ateşkes koşullarına dönülmesi gerektiğini vurguladı.
Gül, Filistin halkının vazgeçilmez haklarını geri verecek şekilde barış müzakerelerinin tekrar başlaması için gayret gösterilmesi ve Gazze'ye insani yardımın acilen ulaşmasına müsaade edilmesi gerektiğini aktardı.
Irak'ta yeni hükümetin en kısa sürede kurulması için bütün siyasi aktörlerin fedakarlık yapması ve ulusal birliğin sağlanmasına öncelik verilmesi gerektiğine dikkati çeken Gül, açıklamasında şunları kaydetti:
"Herkesin mezhepçi ve etnik yaklaşımları bırakması gerekir. Orada da insani sorunlar had safhadadır ve çare beklemektedir. Suriye'de siyasi sürecin tekrar başlaması için gerekli koşullar yaratılmalıdır. Suriyeli mülteciler meselesi de çare bekleyen bir insani trajedi halini almıştır. Afganistan'da cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları tartışma konusu olmaktan çıkmalı, yeni yönetim bir an önce görevine başlamalıdır. Bu konularda bölgesel ve küresel uzlaşıların sağlanması önem taşımaktadır. Bunun zemini de Birleşmiş Milletler, bölgesel örgütler ve komşuluk forumlarıdır."
