AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ünal, “Cumhurbaşkanımız her seferinde toplumu kucaklamak için elini uzatıyor ama sıkılı yumrukla tokalaşılmaz, önce elini açacaksın.“ dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekilleri Ahmet Özdemir, Habibe Öçal ve Mehmet Cihat Sezal, Andırın Belediye Başkanı Ahmet Doğan, AK Parti İl Başkanı Ömer Oruç Bilal Debgici ve AK Parti Andırın İlçe Başkanı Yunus Emre Dalkıran’ın katılımıyla, Andırın ilçesinde düzenlen toplantıda muhtarlarla bir araya geldi.
Bu ülkeyi sevenlerin, çocuklara güzel bir gelecek bırakmak isteyenlerin önce bu felaket tellallarını susturması gerektiğini belirten Ünal, çünkü bunların ülkenin faydasına konuşmadığını söyledi.
"Cumhurbaşkanımız her seferinde toplumu kucaklamak için elini uzatıyor ama sıkılı yumrukla tokalaşılmaz. Önce elini açacaksın." diyen Ünal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki Büyükşehir Belediye Başkanları Toplantısı’nda belediye başkanlarıyla son derece adil bir şekilde gerekli devlet büyüklüğüyle bir araya geldiğini, onlara "adaletle davranın" dediğini kaydetti.
İşçinin hakkını yiyerek, onların ahını alarak iflah olunamayacağını vurgulayan Ünal, ne kadar düşmanlık edilse de ne kadar felaket tellallığı yapılsa da yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın birliğin, beraberliğin, adaletin ve hakkaniyetin yanında durduğunu ifade etti.
"Milletin çocuklarını devşirip dağa çıkarıyorlar"
Ünal, gelişmiş demokrasilerde terörü kınamamanın bile bir suç olduğunu aktararak, şöyle devam etti:
"Sen şimdi teröre destek vereceksin, teröriste destek vereceksin, teröre ve teröriste destek verene el uzatacaksın. Bu olmaz. Bugün gelişmiş demokrasilerde terörü kınamamak bile bir suçtur, demokrasi suçudur, insan hakları suçudur ama bakıyorsunuz birileri bu milletin çocuklarını devşirip dağa çıkarıyor. Devlet hamdolsun bunun önüne geçti mi, geçti. Bugün Hakkari’de, Tunceli’de, Şırnak’ta ve Van’da kamu düzeni gerçek anlamda gerçekleşmiş durumdadır. Güney Doğu Bölgemizde bugün artık korku duvarları yıkıldı. O yüzden anneler, o siyasi partinin kapısının önünde dağa çıkardıkları çocuklarını istiyorlar."
