İkizdere ilçesinde ayıların kovanlarına sürekli zarar vermesi üzerine kendine has çözüm üreten Mehmet Bayraklı, arıları için 4 metre yükseklikte ev yaparak kovanlarını koruyor.
Güneyce köyünde geçimini arıcılıkla sağlayan 56 yaşındaki Bayraklı, ayıların kovanlarına sürekli saldırarak zarar vermesi üzerine çözümü "arı evi" yapmakta buldu. Arılarını ayılardan korumak için 4 metre yükseklikte bir ev yapan Bayraklı, bu sayede istediği organik balı üreterek kilogramını 300 liraya satıp geçimini sağlıyor.
Yaptığı eve seyyar merdivenle çıkan Bayraklı, işini tamamladıktan sonra merdiveni de yanında götürerek arılarını olası zarardan korumaya çalışıyor.
Bunun üzerine çözüm yolu aradığını dile getiren Bayraklı, "10 bin lira harcayarak arılarım için ev yaptım. Kovanları 4 metre yüksekliğinde bir yere koydum. Kimse çıkmasın diye evime merdiven dahi yapmadım. Ben bile eşimle geldiğim zaman merdiveni alıp geliyorum. Arılarımı bu şekilde rahatlıkla burada bırakabiliyorum" diye konuştu.
Evin merdivenini yanında götürüyor
Bayraklı, ayı saldırıları nedeniyle çok mağdur olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Ayı her zaman arılarımızı yiyordu. Arıları dağlara götürüp belli yerlere koyamıyorduk. Arıları bakmaya gittiğimizde kovanları boş buluyorduk. Hem inşaatçı olduğumdan hem de bu işin böyle yürümeyeceğini düşünerek bu arı evini yaptım. Kimse buraya merdivensiz çıkamadığı için de arılarımızı kurtarmış olduk. Bu sayede organik bal üretimi yapabiliyorum. Bu ev sayesinde bal verimimiz daha güzel ve daha organik oldu." Bayraklı, evin benzerini kara kovanları koyduğu yere de yaptığını anlatarak, "Arıcılık sevdam uğruna değil 10 bin lira, 100 bin lira dahi harcarım. Bu benim çok hoşuma gidiyor. Çünkü arıyı çok seviyorum. Bu dağları eşimle arıcılık sevdam yüzünden gece gündüz demeden gezeriz" diye konuştu.
Arkadaşlarım bana 'deli' diyor
Arkadaşlarının kendisine "Dağların başında ne yapıyorsun" diye serzenişte bulunduğunu söyleyen Bayraklı, şöyle devam etti: " Arkadaşlarım bana deli diyor. Dağın başında arılar için ev mi yapılır diye bana deli diyorlar. Umurumda değil. Hem beğeniyorlar hem de eleştiriyorlar. Gören herkes de yapmak istiyor ama beceremiyor. Bu iş heves işidir. Azmin olmadığı yerde başarı olmaz. Bende de Karadeniz inadı var. Yapacağım dediğim şeyi yaparım. Çünkü arıcılığı çok severek yapıyorum. Hele de kara kovan balını bal verse de vermese de yapmaktan çok mutlu oluyorum." Arıcılık maceralarında eşine sürekli destek olan Asiye Bayraklı ise eşiyle beraber mutlu bir şekilde dağlarda gece gündüz demeden arıların peşinde gezdiğini anlattı.Bayraklı, eşinin evi yaptıktan sonra rahat ettiğini dile getirerek, "Eskiden o kadar uğraşmamıza rağmen bal üretemiyorduk. Bu ev sayesinde organik bal üretmeye başladık" dedi.
