SON DAKİKA
Şener Mengene
Dicle Kalkanı
13 Eylül 2016, Salı
Irak ve Suriye’de Pasif dış politika’dan aktif dış politika’ya geçiyoruz. Fırat kalkanı bu bakımdan oldukça önemli bir dönüm noktası oldu. Yine’de BM kararları neticesinde biraz tutukluk gösteriyoruz.
BM karaları on bin km’den gelen ABD ve beş bin km’den gelen Rusya’yı ve iki bin km’den Iran’ı hiç etkilemiyor. 
Fırat kalkanı pkk-pyd-ypg  terör devleti’nin kurulmasını önleme, Suriye’nin toprak bütünlüğü, sınır güvenliğimiz ve Türkmenlerin güvenliği’nin sağlanması adına oldukça önemlidir.
Aynı zamanda bazı efsanelerin ve bahanelerin çöp olmasını sağladığı gibi  işid-daiş ile sadece pkk-pyd-ypg mücadele ediyor tezini’de çürütmüş oldu.
Tabi’ki riskler var, herzamanda olacak, kayıplarımız da olacak, bu kayıpları ağır bir şekilde kırk yıldır devlet ve millet olarak ödüyoruz ve ödemeye devam edeceğiz. Son bir yılda terör saldırılarında Kıbrıs barış harekatından fazla kayıp verdik. Küresel güçler savaşı kendi sınırlarından uzakta vererek, kayıpları minimize etmeye çalışmakta, bizde içeride beklemektense karşı atakta bulunmalıyız ve terör merkezlerini izlemek yerine imha etmeliyiz. Olumlu ve olumsuz bütün senoryalara göre hazırlıklarımızı yapmalıyız.
Kanuni devrinde’de değiliz, gaza gelmeden reel, stratejik, diplomatik ve ortak akıl ile hareket etmeliyiz.
Birinci ve ikinci körfez savaşında Kuzey Irağ’a girmedik, hem karar mekanizmasında yer alamadık, Musul ve Kerkük üzerindeki haklarımızı kaybettik, hemde orada bir terör bölgesi oluşmasına engel olamadık, askerimizin başına çuval geçirildi izlemekle yetindik.
Aynı senaryo’yu Suriye’de uzun süre izledik, Halep ve Türmen Dağında katliamları izledik. Son anda bir müdahale yaparak, terör odakları’nın oyunu’nu geçte olsa bozabildik.
Bu defa karşı saldırıya biz geçiyoruz. 
Irak’da terör unsurlarını temizlemek ve Musul ve Kerküğün güvenliğini sağlamak ve Türkmenleri garanti altına almak için Dicle Kalkanı Operasyonu çok önemli ve  gereklidir.
Uluslaraarası koalisyonu da ikna ederek, ortak bir operasyon yapılmalıdır. 
Bu konuda, Irak halkın’dan Türkmen, Arap ve Peşmerge’den Dicle kalkanı operasyonu talebi var.
Atlantik, Avrupa ve  Avrasya, ABD, Almanya ve Rusya tezlerini savunan gazeteciler, yazarlar, stratejistler, teorisyenler, pratisyenler, akademisyenler, diplomatlar, teknokratlar her zamanki gibi savunmaya geçtiler, sadece kayıplara odaklanarak hariçten gazel okumaya başladılar.
Bir operasyon yapılıyor, devlet ve millet olarak ordumuza tam destek olmak zorundayız. 
Böyle bir zamanda yerli ve milli olmayanlar bundan sonra da olmayacaklardır.
Ingiliz Muhipler Cemiyeti, ABD mandası, Rus madası, Israil madası, Alman mandası savunanlar yüz sene önce vardı, yine var. Sureti haktan görünenler hep olacaktır.