Referandum sürecinde şuan kamuoyu yoklamalarında evet oyları %53 - %55 bandında görünüyor. Anayasa değişikliğinin ilk gündeme geldiği ve mecliste ilk görüşmelerde hayır oylarının fazla olduğu öngörülmüştü. Süreçle birlikte CHP ve HDP’nin birlikte hareket etmesi vatandaşta evet oyuna yönelme olduğunu gösteriyor. Referandum oylaması öncesinde HDP’nin perde gerisinde kalıp CHP’nin kampanyayı yürütecek olması bu düşüşün bariz göstergesi. Evet oyları gün geçtikçe yükselecektir. 1. si Anayasa değişikliği iyi anlatılırsa mutlaka olumlu geri dönüş alınacaktır. 2. si CHP ve HDP’nin ortak hareketi şuan MHP’deki hayırcıları da bir şekilde ikna edecektir. 3. sü Recep Tayyip Erdoğan faktörü. Cumhurbaşkanının bu anlamda sahaya çıkması evet oylarının artmasında önemli olacaktır. CHP ve HDP’nin Meclisteki saldırgan tutumu, neden hayır dediklerini anlatamamaları, zaten çöküş yaşayan HDP’nin de etkili olamayacağı göz önüne alınırsa referandumda evet çıkması rahat görünüyor. Burada önemli olan yüksek bir oy oranıyla evet çıkması. Büyük bir kesimin kabul edeceği bu değişiklik tartışmaları da zayıflatacaktır. Bu değişiklikle tek adam rejimi mi geliyor?, neden 600 vekil?, yargı bağımsızlığı elden mi gidiyor? Bakanlar neden meclis dışından seçilecek?, federal sistemin alt yapısı mı hazırlanıyor? 18 yaşındaki gençler mi bu ülke yönetilecek? Bu soruları yada eleştirileri duyuyoruz. Buna karşı nasıl cevap verilecek ve propaganda sürecinde nasıl bir dil kullanılacak bu çok önemli. Bu seçimde 1,5 milyona yaklaşık yeni seçmeni de göz ardı etmemek gerekiyor. Sosyal medyada verilecek mesajlar yeni seçmen kitlesi üstünde etkili olabilmesi için önemli. Rıdvan Dilmen’le başlayan "bende varım" rüzgarı çok etkili oldu. Seçimlerde rüzgar çok önemlidir. Hayırcılar kesiminde rüzgar etkisi yapacak hava kalmadı. Atatürk’ü kullanarak 90 yıldır siyaset yapanlar sanırım yine O’na sarılacak. Kılıçdaroğlu "adım gibi eminim hayır çıkacak" demesi, seçim sonrası geyiklerine malzeme olacağa benziyor. Eyvallah...