SON DAKİKA

’’Kur’an ruhun gıdasıdır’’

Kur'an-ı Kerim Ruhun gıdası ama ''Kur'an dinleme kültürümüz yok''
24 Aralık 2012, Pazartesi - 11:40
Türkiye’de Kur’an dinleme kültürü olmadığını söyleyen dünyaca tanınan Hafız Mustafa Özcan Güneşdoğdu, "Yıllar boyu insanlara ‘Müzik ruhun gıdasıdır’ dediler. İnsanları bununla oyalayıp ruhî bir boşluğa ittiler. İnsan hangi müziği, ne kadar dinlerse dinlesin Kur’an’ın ruhtaki boşluğunu doldurması mümkün değildir. Biri insan mahsulü, birini Allah (cc) göndermiş.Kur’an ruhun gıdasıdır” dedi.
 
21 yaşında Kur'an-ı Kerim'i güzel okuma yarışmasında 1'inci olan hafız ve ilahi sanatçısı Mustafa Özcan Güneşdoğdu, geçtiğimiz haftalarda Ürdün'de hazırlanan "Dünyanın En Etkili 500 Müslümanı” arasında yer aldı. "Bizim gayemiz Allah tarafından övülmektir. Bu ise insanların hoş bir takdiridir” diyen Güneşdoğdu ile Kur'an kültüründen Müslümanların etkinliklerine kadar pek çok konuyu konuştuk.
 
- Dünyanın pek çok ülkesinde ‘Maide-i Kur'an adını verdiğiniz Kur'an ziyafetleri sundunuz... Kur'an-ı Kerim'e ilgiyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
- Kur'an-ı Kerim'e her dönemde büyük alaka olmuştur. Biz Kur'an ziyafetlerinin ilkini 2002'nin Ocak ayında Hamburg'da yaptık. Muhtelif ülkelere seyahatlerimiz olmuştu. Kur'an yarışmaları sebebiyle Arabistan'a gittik, İran'da bulunduk; özellikle İran devriminden sonra İran'da Mısırlı hafızları davet edip oradaki gençlerin camilerde kabına sığmadıklarını gördük. Merhum Abdussamed'in veya Mustafa İsmail'in kasetlerinden dinlediğimiz, ayetin sonu geldiğinde milletin ‘Allah' diye bağırması... O coşku... Yıllar boyu Bosna Hersek'te, Almanya ve Avrupa'nın pek çok bölgesinde Kur'an okumuş biri olarak hiçbir yerde böyle bir coşku görmemiştim. O coşkunun bir dönemlerin İran'ında olduğunu gördüm. 9 yaşımdan 23 yaşıma kadar gece gündüz kulağımda kulaklıkla Kur'an dinleyip okuyan biri olarak, "Ne yaparız da insanların dikkatini Kur'an'ın üzerine çekeriz”in cevabını aramaya çalıştım. Almanya'da görev yaptığım camide yıllarca egzersiz yaptık... Hoca Kur'an-ı Kerim'den ayeti okuyor, cemaat de genel havayı bozmadan ‘Allah' diyor...
 
"KUR'AN DİNLEME KÜLTÜRÜMÜZ YOK!”
 
- Burada bir alışveriş durumu var değil mi?
 
- Aynen öyle... Bu maalesef Türkiye'de halen yok. İnsanlarımız utanıp çekiniyorlar. Afganlı, İranlı, Pakistanlı Müslümanlar Kur'an dinlerken aynı zamanda Kur'an'ı yaşıyorlar. Ben her zaman yakınıyorum: Bizim insanımızda Kur'an dinleme kültürü ne yazık ki yok!
 
- Bunda ciddi misiniz?
 
- Kesinlikle...
 
- Nedir peki Kur'an-ı Kerim'i dinlemenin adabı?
 
- Bizde bu kültür bastırılmış şimdiye kadar... Malesef, Müslümanlar İslam'la neşelenemez hale geldiler. Kur'an okunur, ağlarız; ilahi okunur, ağlarız; cenaze olur, ağlarız... Müslümanların hiç mi gülecek, neşelenecek bir ortamı olmaz? Oysa Müslümanlar neyin nerde olacağını öğrenmeli... Peygamber Efendimiz (sav), "Kur'an okunurken dinleyin. Kur'an okunurken ağlayın. Ağlayamıyorsanız da ağlıyormuş gibi yapın” buyuruyor. Kur'an okunurken ses çıkarmamamız belirtiliyor. Ancak niçin Kur'an okunurken biten bir ayetin sonunda "Allah” demeyelim? Hafızı coşturacak tarzda niye "Allah” demeyelim? Hafızın okuduğu makamı dinleyenler niye takip etmesin? Hafızın bıraktığı makamdan bir "Allaah” demek... ‘Şu makama geç' diye ‘kari'ye bir mesaj vermek neden olmasın... Bunların hepsi bir kültür meselesidir... Bir de mana ile alakalı durumlar var... Şam'da hocaefendi kürsüde vaaz eder, hocaefendi "İnnellezine kalû Rabbunallahu” der, devamını millet söyler: "Sümme's tekamu…” "İla ahiril ayeh...” Bu böyle devam eder... Sürekli o bahsettiğiniz alışveriş devam eder. Ne yazık ki, Türkiye'de böyle bir ders kültürünün olduğu yer sayısı yok denecek kadar azdır... Bu Kur'an kültürüdür... Cemaatimiz içinde duygulanan insanlar ‘Allah' deyip o duygusunu boşaltmak istiyor, ama ‘etrafımdakiler ne der' diye çekiniyorlar. Utanma, çekinme, kınama, sıkılma olmaz bu durumda... Kınayanın kınamasından korkmayacaksın...
 
- Evet...
 
- Maide-i Kur'an dedik... Maide Sûresi'nin son sayfasında İsa (as)'nın havarileri için yaptığı duada ‘maide' kelimesi geçer...
 
"RUHLARIN GIDASI KUR'AN'DIR”
 
Maide, sofra demek... "Ey Allah'ım ne olur bize gökten bir sofra indir” ifadesi geçiyor. İnsanlar hep Kur'an ziyafeti diye biliyor bu organizasyonu... Âyette geçen bu sofra sıradan bir sofra değil, ‘gökten indirilen bir sofra…' Kur'an'dan daha büyük gökten indirilen bir sofra olabilir mi? Sloganımızda da "Ruhların gıdası Kur'an'dır” dedik.
 
- Bu bir tepki midir?
 
- Malumunuz yıllar boyu insanlara "Müzik ruhun gıdasıdır” dediler. İnsanları bununla oyalayıp ruhî bir boşluğa ittiler... İnsan hangi müziği, ne kadar dinlerse dinlesin Kur'an'ın ruhtaki boşluğunu doldurması mümkün değildir. Biri insan mahsulü, birini Allah (cc) göndermiş... Kur'an ruhun gıdasıdır...
 
- Kur'an dinlemenin kültüründen bahsettik... Kur'an kültürünün diğer ayaklarından bahsedelim dilerseniz...
 
- Ben 1994 yılında kendime özel bir cübbe yaptırmıştım: Karî cübbesi... Kur'an okuyucunun cübbesi...
 
- Böyle bir cübbe türü mü var?
 
- Olmaz olur mu? Dediğimiz gibi Türkiye'de bilinmiyor. ‘Bana özgü bir cübbe olması gerekir' dedim. Çünkü Kur'an okuyanın bir ağırlığı olsun... Mısır'da bu vardır. Maalesef Türkiye'de imamlarımız uzun yıllar biçimsiz, yakışıksız elbiseler, cübbeler giyerlerdi. Sarıkları sararmış vaziyette kirli olurdu. Bu elhamdülillah şu anda kısmen düzeldi... O zaman hiç unutmuyorum, metresi 120 marktan bir cübbe yaptırmıştım.
 
"ÇOCUKLARI KUR'AN'A İMRENDİRMELİYİZ”
 
İmam-ı Azam çok kaliteli giyinince, talebeleri "Ey imam bu yaptığınız israf değil mi?” derlermiş. İmam da "Allah, nimetini kulunun üzerinde görmek ister” hadis-i şerifini okurmuş... İslam'ı temsil eden insanlar, güzel ve nezih giyinmek durumundalar. Halen de sadece Kur'an okurken giydiğim özel cübbem vardır. Sırf Kur'an okuyanların sarmasına inandığım sarığım vardır. Bu işin görsel tarafı vardır. İnsanları hem okunan Kur'an ile etkilemek hem de ayrıntı konularla etkilemek gerekiyor. Misalim mazur görülsün; bir Michael Jackson, bir Tina Turner... Dünya çapındaki en ünlü şarkıcılara bakın; insanları büyülemek için sahnede takla atıyorlar. Onlar şeytanî yönden insanları etki altına almak için bu çalışmaları yapıyorlarsa, Kur'an okuyan bir kimse de niye güzel bir cübbe yaptırmasın, güzel bir sarık sardırmasın? Kur'an ziyafetlerimiz sırasında Kur'an okuyan insana 5-6 basamaklı, sükseli Kur'an okuma pisti yaptık. Çocuklar görsün ve imrensinler istedik. Çocuklar desin ki, "O yüksek ve güzel makama ancak Kur'an okuyanlar çıkabilir... Ve güzel okuyanlar çıkabilir...” Nitekim, bu durum hadislerde de geçiyor...
 
‘Önemli olan Allah tarafından övülmek!'- Ürdün'de bir araştırma sonucunda en etkili 500 Müslüman arasında yer aldınız... Ne hissettiniz?
 
- Güzellikler Allah'tan, kötülükler nefsimizdendir. Bu tamamıyla Allah'ın bir lütfudur. 21 yaşımda Dünya Kur'an Okuma Yarışması 1'incisi olmuştum. Tam 21 yıl sonra da bu listede yer aldık. Almanya'da ciddi çalışmalar yaptık. Hastane ziyaretleri yaptık, kumarhanelere gidip tebliğ çalışmalarında bulunduk. Gençlerin gittiği uygunsuz yerlere gidip İslam'ı anlattık. Bunlar değerlendirmeye alınarak ismimiz listeye alınmış. Bizim gayemiz Allah tarafından övülmektir. Bu ise insanların hoş bir takdiridir.
 
- Peki, Müslümanların etkinliğini sorsam ne dersiniz?
 
- Müslümanlar son 250 yılı işgallerle, kendi bağımsızlıklarını kazanmakla geçirdiler. Müslümanlar bu dönemde hayatta kalma mücadelesi verdiler. Hayatta kalma mücadelesi veren insan da üretimde bulunamaz. Müslümanlar geçmişte ulaştıkları etkinliğe halen ulaşamadılar tabii... Bunun başlıca sebebi de İslam aleminin işgal edilmesi, Batılılar tarafından sömürülmüş olmasıdır... Bu sıkıntılara rağmen Müslümanlar büyük bir mücadele verdiler. Mesela 1980'lere kadar bir fetret dönemi yaşanmış Türkiye'de... Kesinti söz konusu... 1980'den sonra Müslümanlar kendini gözden geçirebildiler... Mesela bu kadro kaç yıldır gazete çıkartıyor? 1993'ten beri... 20 yıldır... Ondan önce niye yoktu? Belki daha fazla ihtiyaç vardı... Sendika, parti, gazete... Sonraları kuruldu... Uzun yıllar bunlar haram mı, helal mi tartışması yaşandı. Müzik de bunlardan biri... Biz müziğin tartışmasını yaparken atı alan Üsküdar'ı geçmişti. Bugün insanları etki altına alabileceğiniz en önemli alanlardan biri müziktir. Müzisyenlerimiz yeni yeni yetişiyor. İnanıyorum ki, Müslümanlar 100 yıl sonra çok daha etkili olacaklar...
 
"PARA KAZANMAK İÇİN MÜZİK YAPILIYOR”
 
- İlahi musikisinde bir kirlilik olduğunu düşünüyor musunuz?
 
- Tabii ki... Maalesef bu müziği yapan arkadaşlarımızın çoğu sanat yapmaktan çok para kazanmak maksadıyla yapıyorlar... Para kazanma çabasıyla bu müzik çıkıyor ortaya... Sanatsal manada bir üretim için altyapı gerekiyor, kültür, okuma, çalışma gerekiyor.‘Kur'an okudum, gayrimüslim ağladı'- İslam tarihini okurken, Hazreti Peygamber (sav) ve ashab Kur'an okurken kafirlerin gizlice Kur'an dinlediklerine rastlarız... Siz Almanya'da büyüdünüz, böyle bir durumla karşılaştınız mı?
 
- 2000 yılında Hannover'da İslam dininin tanıtıldığı bir fuar gerçekleşti... 6 ay boyunca İslam tanıtıldı. Almanya'yı bilmem hasebiyle fahri imamlık yaptım fuar sırasında... Biz namaz kılarken, Almanlar da bizi seyrediyordu. Namaz öncesi Kur'an okurken zaman zaman gayrimüslimlerin ağladığına şahit olduk. Onlar bize soru soruyor, biz de onlara... Bir gayrimüslim bendenize, "Bu okuduğunuz şey ne acayiptir ki, insanın derisine işliyor...” dedi.
 
2003'te Hamburg'da bir üniversitedeki programda Yahudileri temsilen bir klarnetçi, Hıristiyan toplumunu ilahi korosu, Müslümanları temsilen de biz Kur'an-ı Kerim okuduk. Verilen teneffüs sırasında herkes ilgi duyduğu dinin temsilcilerine gitti ve gayrimüslim bir kadın ağladığı yüzünden belli bir halde "İmam ne olursun sen, her gittiğin yerde Kur'an oku e mi?” dedi. Öğrendim ki, bu sözü söyleyen Axel Springer'in patronunun kızı imiş! Kur'an böyle bir kitap... Ve Allah, Kur'an'ı yarattığı insanların fıtratına uygun olarak yarattı.
 
- Kur'an kültürü kadar Kur'an'ı yaşamak da önemli değil mi?
 
- Biz malesef, Allah ne der değil de, elalem ne der mantığıyla hareket ediyoruz. Adımız Müslüman olup, inandığımız kitabın içeriğini bilmediğimiz için bu durumdayız... Gelenek göreneklerle bir din anlayışımız var. Her Müslüman birkaç defa Kur'an-ı Kerim'i mealiyle okumuş olmalıyız...
 
Fahrettin Dede Yeni Akit
Konya Namaz Vakitleri
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Diğer Haberler