SON DAKİKA
Kazım ÖZTÜRK
Konya’yı Anlamak, Selçuklu’yu Anlamaktır
26 Şubat 2018, Pazartesi
Koyunoğlu İkindi sohbetleri, Konya’yı tanıtıyor. Konya hakkında detaylı bilgi sahibi olmak isteyen herkesin İkindi sohbetlerine katılması yararlıdır. İkindi sohbetleriyle; Selçuklu anlaşılıyor, Konya biliniyor. Selçuklu tarihine meraklı olanların da mutlaka İkindi sohbetlerinde yer alması faydalı olur diye düşünüyorum. Aslında tarih, bizi anlatıyor, bizden bir şeyler yansıtıyor. Kimliğimizi ortaya koyuyor.

Bu hafta da, İkindi Sohbetlerinde "Selçuklu Sultanı 4. Kılıçarslan” konuşuldu.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü Ortaçağ Tarihi ABD Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Dudu Kuşçu; akıcı, derin tarihi bilgisiyle katılanlara tarihi gezinti yaptırıp, bilgilerimizin tazelenmesine vesile oldu.

Sayın DuduKuşçu, şu tarihi gerçekleri ve bilgileri paylaştı bizimle:

"4. Kılıçarslan Anadolu Selçuklu Devletinde Moğol tahakkümünün sürdüğü bir dönemde görev yapmıştır. 1258 yılında Anadolu iki kardeş arasında Kızılırmak’ın doğusu ve batısı olarak ayrılmıştır. Anadolu Selçuklu Devleti 1176 yılındaki Miryokefalon Savaşına kadar devlet kurumlarını düzenlemiştir.

Devlet; yönetim, askeriye ve maliye üzerinde kurulur. İbn-i Haldun’un nazariyesine göre; devletler aynı insanlar gibidir. Doğar, büyür ve ölürler. 2.Kılıçarslan’ın Anadolu’da siyasî birlikteliği sağlamasıyla birlikte devlet yükselişe geçmiştir.

1.Alaaddin Keykubat iktidarı zamanında Anadolu Selçuklu Devletinin en zirve dönemidir. Antalya, Alanya ve Sinop’un Türklerin eline geçmesinden sonra Ortadoğu’nun en büyük devleti olmuştur. 1237’de Kayseri’de sultanın zehirlenmesinden sonra Saadeddin Köpek gibi vezirler devlete müdahale etmeye başlamışlardır. 1237-1243 yılları arası devletin sancılı bir dönemidir. 1.Alaaddin Keykubat’ın vezirleri birer birer öldürülür. Babailer İsyanı ve Kösedağ Savaşı ile devlet Moğol tahakkümüne girer. Aksarayî’nin ifadesiyle ‘zillet dönemi’ başlar. İran menşe’li emirler, çocuk sultanları istedikleri gibi yönlendirirler.

2.Gıyaseddin Keyhüsrev’den sonra 1246’da 2.İzzeddin Keykavus 11 yaşında tahta geçmiştir. Vezir Şemsedddin İsfahanî tarafından tahakküm altına alınmasıyla devlet iyice zayıflar. Moğol hakanı tahta çıktığında cülus törenine kardeşi 4.Rükneddin Kılıçarslan Karakurum’a gönderilir.

4.Kılıçarslan, Moğolistan’da 3 yıl kaldıktan sonra Moğol hükümdarının yarlığı (Buyruk) ile 2 bin Moğol askeri eşliğinde Anadolu’ya döndüğünde ağabeyiyle taht mücadelesine girişir. Konya-Aksaray arasındaki Rüzve Ovası’nda yapılan savaşta 4.Kılıçarslan mağlup olur, ancak Celaleddin Karatay’ın devreye girmesiyle üç kardeş aynı anda tahta çıkarak sorun çözülür. Emir Karatay’ın 1253’te ölümü ile birlikte büyü bozulur ve taht kavgaları tekrar başlar.

Mengü Han’ın tahta çıkış törenine 2.İzzeddin, kardeşi 2.Alaaddin Keykubat’ı gönderir, diğer kardeşi gibi yarlıkla(Buyrukla) döneceğini düşünerek Erzurum’da zehirleterek öldürür. Taht iki kardeşe kalmıştır. 2.İzzeddin, Rum asıllı dayılarının kışkırtmasıyla Kayseri’de tahta oturtulan 4.Kılıçarslan üzerine sefer düzenleyip mağlup ederek Keçiborlu’ya sürgüne gönderir. Moğol tahakkümümden kurtulmak isteyen 2.İzzeddin, Moğol ordusuna Sultan Hanı’nda yenilince Antalya üzerinden İstanbul’a dayılarının yanına gider. Baycu Noyan’ın Bağdat Seferine katılmasıyla Anadolu’ya tekrar döner. 1258’de Mersin- Gülnar’da Ağaçerilerle irtibata geçerek Moğollara karşı birlikte mücadele vermek ister ancak kötü ahlâkından dolayı Türkmenleri kendisine inandıramaz.

Anadolu’ya hükmeden Moğollar vergilerin artırılması için ülkeyi iki kardeş arasında Kızılırmak’ın doğusu ve batısı olarak bölmüşlerdir. Kızılırmak’ın doğusunun yönetimi 4.Kılıçarslan’a, batısı da 2.İzzeddin’e verilir, böylece vergi yükü dolayısıyla halkın beli daha fazla bükülür. Vezir Muineddin Pervane kişisel hırsları için 4.Kılıçarslan’ı kullanır. Ayncalut Savaşında Moğolların Memlüklere yenilmesi üzerine halkta bir umut belirir. Berke, Baybars ve 2.İzzeddin arasında mektuplaşma trafiği yaşanır. Alıncak Noyan’ın vergi almak için Anadolu’ya gelmesi üzerine 1259’da 2.İzzeddin İstanbul’a gider; ancak Bizans’ı ele geçirme isteği ortaya çıkınca Enez’de hapsedilir. Kendilerine Hıristiyan olmaları için büyük baskı yapılır ancak kabul etmezler. Berke Han’ın Bulgarlardan aldığı yardımla 2.İzzeddin’i Enez’den kaçırılıp Kırım’a getirildiği üzerinde durdu.

4.Kılıçarslan’ın kirişle öldürülmesinden sonra Anadolu’nun durumu daha da kötüye giderek böylece devletin parçalanma sürecinin hızlanır.”