SON DAKİKA
Kazım ÖZTÜRK
Öğrencilerimizi Deizm Belasından Kurtarmak
18 Kasım 2019, Pazartesi
Değerli dostlar, kıymetli okurlarım, ülkemizde gençler arasında, hatta yetişkinleri bile etkisi altına almış, büyük yangın gibi, tsunami benzeri hızla yayılan, önüne geleni yutup yok eden bir baş belası var; "DEİZM!”
okullarımızda öğrencilere anlatmak, toplumda halka; konferanslarla, sohbetlerle, panellerle sunmak, sosyal medyada, kültür ortamlarında dile getirmek, gazete ve dergilerde yazmak, bu konuyu önemli gören, herkesin en önemli kulluk görevidir. Ne olur, bunu ihmal etmeyelim. Öğrenciler bizim canımız, halkımız her şeyimiz. İslamî hassasiyeti kaybedersek, her şeyimizi kaybederiz. Bu kısa girişten sonra Deizm hakkında bilgi sunmak istiyorum.
Tarih boyunca insan toplulukları arasında semavi dinlerin haricinde çeşitli inançlar ve uydurma dinler ortaya çıkmıştır. Bu inanç şekillerinden biri deizm inancıdır. Yaradancılık anlamına gelen bu inanç 17. yüzyıldan itibaren adını duyurmaya başlamıştır. Sadece Tanrı’nın varlığına inanan bunun dışında tüm dinleri reddeden bu inanç dinsel bilgiye dolaysız biçimde sadece akıl yoluyla ulaşılabileceği ilkesini esas alır.Yaradancılık anlamına gelen Deizm, evrenin bir yaratıcı tarafından yaratılıp daha sonra bu yaratıcının insanı kendi başına bıraktığını kabul eden bir felsefi akım ya da inanç biçimidir. Deizm, peygamberleri ve Kutsal kitapları reddeder.Tüm dinleri reddeden ancak tanrının varlığına inanan deizm, peygamber, kutsal kitap, cennet ve cehennem, melek ve şeytan gibi kavramların hiçbirini kabul etmez. Deizme göre mutlak bilgiye ulaşmanın yolu vahiy ve peygamberlerden geçmez. Doğa, bilim ve akla dayanır. Bu inanca göre insan aklı yeterli olduğu için vahiy ve kutsal kitaplara da gerek yoktur. Yaratıcının dünyayı ve evreni bir kez yaratmış, sonra kendi yasalarına göre işlemesi için insanları ve evreni bir başına bırakmış olduğunu savunurlar. Deizm inancına göre Tanrı evrene ve dünyaya müdahale etmemektedir. Deizmin fikir babası 17. yüzyılda yaşayan İrlandalı John Toland’dır Katolik bir ailede doğmuş olup "Pentheistikon" isimli kitabında akla dayalı maddeci bir dinin gerektiğini savunmuştur. Toland’ın bu düşüncesi birçok düşünür tarafından kabul görmüş ve deizm olarak dünyaya yayılmıştır. Voltair ve Rousseau gibi ünlü düşünürler de Deizm savunucusu olmuştur. İlk Deizm kelimesi Viret (1564) ve Burton(1621) tarafından kullanıldığı genel kabul görülmektedir. İngiliz filozof Edward Herbert, "De Veritate" (Hakikat Üzerine) isimli kitabı ile Deizm kurucuları arasında sayılmaktadır. Herbert’e göre bir yaratıcı vardır ve evreni yaratmıştır. Ancak dinlerde yer alan Akıl dışı söylemler doğal düzene gölge düşürmektedir. Rousseau da deizmi savunmuş ancak onun asıl savaşı din adamları ile olmuştur. Rousseau, özellikle katı olarak gördüğü kilise rahipleri ve din adamlarını gereksiz aracılar olarak görmüştür. Deizm genel olarak katı ve baskıcı Katolik dünyasının yüzünden kurulmuştur denilebilir.DEİZMİN ÖZELLİKLERİ* Deizme göre Tanrı vahiy göndermez.* Deizm de peygamberlere inanılmaz, Tanrı ile insan arasına başka hiçbir düşünce giremez.* Kutsal Kitaplar Tanrı’nın sözü olarak kabul edilmemektedir. Deizme göre elçi olduğunu iddia edenlerin "Vahiy geldi" diyerek var ettiği kitaplar Tanrı’dan gelmiş olamaz.* Deizm’in hiçbir kutsal kitabı veya peygamberi yoktur.* Deizm’de şeytan, cehennem gibi öğeler yoktur.* Deistler "özgür düşünürler"dir. İyi birey olabilmek için peygamber ve kitaplara gerek duymazlar.* Deistler vahiyleri ve vizyonları reddederler. Hayatlarında insan uydurması mucizelere ve kehanetlere yer yoktur.* Deizm’in rahip, haham, imam gibi din adamlarına ihtiyacı yoktur. Bir bireyin istediği tek şey kendi sağduyu ve insanlık durumunu düşünme kabiliyetidir.