24 Haziran genel seçimi bize birçok mesaj verdi şayet alabilmişsek. Önce bizi Ak Partili olarak ufak da olsa sarstı, "kendine gel dedi, bak erime sürecine girdin, insanı kazanmak zor ama kaybetmek kolay” dedi. Siyaset, insana minnet etmektir, insana değer vermektir, sadece taşa- toprağa yatırım yapmak değildir. "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” buyurmuş Şeyh Edebali. Biz de diyoruz, "seçmene değer ver, seçmenin kapsını çal, seçmeni gör, seçmenin gönlünü kazan ki hizmet aracı olan parti yaşasın”. Evet, partiler veya siyaset bir araçtır, amaç insana hizmettir, onu kazanmaktır, onun duasını almaktır. İnsan bir ağaç gibidir, sularsan, budarsan, bakarsan yeşerir, meyve verir, gölge yapar, aksi halde kurur gider.

    Önce şu gerçeği belirtelim; Ak Parti yöneticileri, belediye başkanları bir öz eleştiri yapmalı, öz eleştiriye açık olmalı, kendisini kıyasıya eleştirenleri bile dinlemeli, önyargıyla ve tepkiyle karşılamamalı. Eleştirilmeyen, hep övülen yanlışlarını göremez. Hele milletin oyuna muhtaç, milletin desteğiyle iktidara talip olan bir parti mensubu, halka daha çok kulak vermeli, bir tek insana bile "sen olmazsan ne olur” diye küçümsememeli. Çünkü uzaktaki bir oya ihtiyaç var.

   AK Partiye oy kaybettiren sebepleri şöyle sıralayabiliriz:

   1-Başta belediyelerimiz taşa- toprağa yatırım yaparken insana yatırım yapamadılar, gönül yapma seferberliğinde geri kaldılar.

   İçeriden bir gözlemci olarak görüyorum ki yerel yöneticilerimiz (belediye başkanlarımız, il ve ilçe başkanlarımız) kucaklayıcı olamadılar.  İş ve aş konularında gayırmalar ve ayırmalar bir kısım insanı AK Partiden uzaklaştırdı, Ak Parti karşıtlığına yol açtı. Halbuki yerel yönetimler toplumu partiye ısındırmakla görevlidirler. Yerel yöneticiler halk ile hep temas halinde olduklarından, yakından izlendiklerinden, halk onların şahsında partiyi değerlendirdi. Halk, bir Erdoğan’a baktı, bir de Erdoğan’ın yereldeki temsilcisine baktı, aralarında dağlar kadar fark olduğunu gördü. Erdoğan’a BİMER ve CİMER’le ulaşabilen halk, yerel idareciye ulaşamadı. Bunun üzerine bir kısım insan Ak Partiyi gönlünden sildi, ya ittifak içindeki partiye, ya da henüz denenmemiş partilere yöneldi.

     Bugün Ak Partiye %42,5 oy verilmişse, o da, bir kısım Ak Partilinin vefasıdır, bir dava bilincine sahip olmasıdır. Bunlar, yerel idareciye öfke duysa dahi Erdoğan’ı bir dava adamı olarak sevmeye devam ediyor, onun ve davasının hatırı için Ak Partiye oy veriyor.   

    2-Yüzde onluk bir Ak Partili de var ki, Partisi ile liderini ayrı düşündü, gördüğü yanlışlar nedeniyle Sayın Erdoğan’ı değil partiyi cezalandırdı. İşte bu yüzde onluk grup, bugün en yakın parti gördüğü, Cumhur ittifakı içindeki MHP’ye kaydı. İyi bir çalışma yapılırsa, gönülleri alınırsa, iyi adaylarla çıkılırsa bu insanları tekrar kazanmak mümkün.

   3-FETÖ operasyonlarında binlerce esnaf, asker, polis, öğretmen, devlet memuru, kamu çalışanı, ya içeriye girdi, ya işten atıldı, ya açığa alındı. Bu canı yanan insanlarda bir kin ve intikam duygusu oluştu, bu insanlar binlerce yakınını da etkileyerek Ak Partiye düşman ettiler, en az yüzde beş oranında Ak Partiyi gerilettiler. Adalet mekanizması daha hızlı çalışmalı, içlerinde suçsuz olanlar varsa, bir an önce aklanıp bunlar da kazanılmalı.

   4-Halkın "Süleymancılar” dediği Merhum Süleyman Efendinin müritleri, geçmişte Mesut Yılmaz’a oy vereceğiz diye karar aldıkları gibi yine bir yanlış yola girdiler, yanlış ata oynadılar ve temiz dini duyguları siyasete alet ederek cemaati Meral Akşener’e yönlendirdiler. Maalesef cemaat bağlılığı, onları da Ak Parti karşıtı yaptı, çok az miktarda oy verenler bile bu seçimde AK Partiye oy vermediler. Buradan söylüyorum; bu cemaat mensupları geleceklerini de kararttılar, tehlikeye attılar. Hem büyük bir halkın gözünden ve gönlünden düştüler, hayır-hasenat kapıları kapandı, hem de Tayip Erdoğan Hükümetini karşılarına alarak birçok iktidar nimetinden mahrum kaldılar.

   5-Ak Partinin kaybetme nedenlerinden biri de, milletvekili adaylarını belirlerken titiz davranılmaması, kamuoyu yoklamaları yapılmaması. Bazı adaylar üzerinde algı operasyonları yapıldı, geniş halk kitleleri AK Partiden soğutuldu. Halkın gözleri perdelendi, hizmetleri göremez oldular. Çumra gibi en çok hizmet alan bölgeler en çok oy kaybeden ilçe oldu.