SON DAKİKA
Uzm. Cemil Paslı
İman, amellerle imandır
20 Mayıs 2019, Pazartesi

İman; kulun talep etmesi ile Allah’ın kalbine yerleştirdiği bir nurdur.

Peki imanın işaretleri nelerdir?

Bir insanın Allah’tan iman nurunu talep ettiğini ve Allah’ın O’nun kalbine iman nurunu yerleştirdiğini nasıl anlarız?

Burada salih amel devreye giriyor.

Kur’an-ı Kerim’de Yüce Allah müminleri ‘’İman eden ve salih amel işleyenler’’ olarak vasıflandırıyor.

Peki salih amel nedir?

Salih amel; Yaratılmışların haklarına tecavüz etmemekle birlikte, Allah’ın haklarına hakkıyla riayet etmektir.

Önce zarar vermeyeceksin.

Zarar vermemek, fayda sağlamaktan öncelikli ve değerlidir.

Def’i mazarrat, celb-i menafiden evladır.

Önce ‘’la’’ diyeceksin imanına aykırı her işe ve kalbini tertemiz kılacaksın putlardan.

Sonra ‘’illa Allah’’ deyip tertemiz kıldığın kalbe imanı yerleştireceksin.

Önce sabah namazının sünnnetinde ‘’Kafirun’’ suresini okuyup, küfre dair her şeyi kalbinden, aklından, hissiyatından ve hayatından çıkaracaksın.

İkinci rekatta ‘’İhlas’’ suresini okuyup Allah’ın varlığını ve birliğini kalbine, imanına ve hayatına dolduracaksın.

İman kuru bir söz ve söylemden ibaret değildir.

İman bir iddiadır ve ispatı amellerledir.

Ameller imanın muhafızıdır.

Amelinde 2 türü vardır.

Hasenat; bireysel ibadetler.

Salihat; ikinci şahıslara, topluma yönelik ibadet ve iyilikler.

Daha üstün olan ve tercih edilen ikinci şahıslara, topluma yönelik olan iyilik yapmayı ifade eden salihatlardır.

Hasenat ise toplum hayatında salihatı işlememiz konusunda bizi motive eden, teşvik eden, hazırlayan kişisel ibadetlerdir.

İnsan en dar ve en önemli dairedeki nefis ve kalb arasındaki mücadeleden, en geniş dairedeki İslam Ümmeti ile Küfür Topluluğu arasındaki mücadeleye kadar bütün tabakalarda hasenat ve salihatlar işlemekle mükelleftir.

‘’İnsanlar, denenip sınavdan geçirilmeden, sadece "İman ettik" demekle bırakılacaklarını mı sanıyorlar?’’ Ankebut, 29/2

Kulluk, imanın amelle bir kuşun kanadı gibi birlikte hareket etmesi halinde kulluktur.

Salih amelin olmadığı yerde sadece ‘’iman ettik’’ sözü kuru içi boş bir laftır.

Yüce Allah iman ile ameli birbirine bakın ayetlerde nasıl bağlıyor.

‘’Müminler ancak Allah’a ve resulüne iman edenlerdir ve onunla ortak bir iş için toplanmış iken kendisinden izin almadan çekip gitmeyenlerdir. Senden izin isteyenler, evet işte onlar Allah’a ve resulüne hakkıyla iman edenlerdir. Bazı özel işlerinden dolayı senden izin istediklerinde onlardan dilediğine izin ver ve Allah’tan onların bağışlanmasını dile. Kuşkusuz Allah çok bağışlar, çok esirger. Nur, 24/62

O halde bizi fabrika ayarlarımıza döndürmek için hanemize teşrif etmiş bulunan Ramazan ayının iklimini de değerlendirip kendimize bir format atalım ve hayatımız Kur’an ve Sahih sünnet tezgahında yeniden dokuyalım.